Yazılar

Tatil Bitişi

Zaman akar, her an geçer, Seyahat, oyun, uyku biter, Saat durmaz, hızla koşar, Yetişmek zor, zaman kaçar. Günler hızla birbirini sarar, Hızlıca iz bırakmadan akar, Tatil gelip geçer gözü kapayıncaya kadar, Anılar silinir, zaman onları sarar. Sonra başlarsın yine düşünmeye: Ah, bu saat geldi sanki bir hediye vermeye: Zaman! Artık yavaş yavaş ilerliyor, Senin için […]

Hatıralarla Başlayan Sonbahar

Mira yazdan hatıralar biriktiriyor. Bu yıl sonbahar çabucak geldi. Daha havuzda yüzmenin, bahçede keyif yapmanın, çıplak ayakla dolaşmanın, yazlık elbiseler giymenin ve ahududulu dondurma yemenin tadını çıkarmamıştık. Bu kadar çabuk bitti mi? Sıcak tutan ceketlere, çoraplara, uzun pantolonlara ve nane çayına çabuk alışmak pek kolay değil. Okul ve kreş, müzik ve beden eğitimi dersleri de

Yaz İstifa Ettiğinde

“Mükemmel” Bir Yaz mı? Yaz akşamı hikayeleri – Neden herkes Yaz’ın mükemmel olmasını bekler ki? “Hayır,” dedi Yaz güneşli, ılık bir yaz günü, “her şey yolunda değil. Artık kendimi bir ‘mesele’ gibi hissetmiyorum. Herkesin benden bir beklentisi var ve herkes benden farklı bir şey istiyor. Her şeyden önce her zaman elimden gelenin en iyisini yapmalıyım.

Dört Küçük Valiz

Büyük bir acele içerisinde valiz hazırlaman gerekse içine neler koyardın hiç düşündün mü? Bir çoğumuz için tatile giderken valiz hazırlamak eğlenceli bir şeydir. Ama bir zamanlar bu dört çocuk için valiz hazırlamak yapılacak en zor şeylerden biriydi. Bu dört çocuğa da valizlerine neler koymaları gerektiği söylenmişti. Liste çok basitti: İç çamaşırlar, pijama, çorap, diş fırçası,

Yağmur

Yağmur hiç sonlanmayacak gibi. Üzerimdeki yelek beni şimdiden üşütüyor, Eylül ayı böyleyse kışı düşünmek bile istemiyorum. Önlüğümün üzerinde kalıplaşmış lekeler artık çıkmıyor, zaten seneye okumayacağım için bunu dert etmeme gerek yok. Eskiyen ayakkabılarımdan bakışlarımı çevirerek yeniden pencereye doğru bakıyorum. Annem ağılı temizleyebildi mi güzelce? Onun şimdi dizleri ağrımıştır, ne de olsa yağmur yağıyor. Tavandan su

Her Ev Bir Set, Her Çocuk Yönetmen

Kendinizi kısaca tanıtır mısınız? Ben Gürşat Özdamar. 20 yıldan bu yana çeşitli yaş gruplarından çocuklarla sinema atölyeleri gerçekleştiren bir sinemacıyım. Pek çok okul, kurum, etkinlik ve festivalde çeşitli sinema atölyeleri düzenleyerek bu bilgi ve deneyim paylaşımını sürdürüyorum. Bu bilgileri daha çok çocuğa ulaştırmayı hedefleyerek bir kitap kaleme aldım. Ayrıntı Yayınları’ndan Dinozor Çocuk etiketiyle basılmış Stop

C:\Users\Asus\Desktop\unnamed (1).jpg

KIRMIZI BALON

Rabia Aydın-Yasemin Çelik Filmin Adı: Red Balloon Filmi Türü: Fantastik Komedi-Drama Filmi Filmin Yönetmeni: Albert Lamorisse Çocuk Oyuncu: Pascal Lamorisse Filmin Süresi: 34 dakika Nerede Çekildiği: Fransa Yayın Yılı: 19 Ekim 1956 Kırmızı Balon, otuz dört dakika süren, renkli, katıldığı festivallerden çok sayıda ödül almış, kurmaca bir kısa filmdir. Filmin hikâyesi, 1950’ lerin Paris’inde geçer.

C:\Users\dell\Desktop\Çizgi pijamalı\WhatsApp Image 2024-05-05 at 14.26.38 (1).jpeg

ÇİZGİLİ PİJAMALI ÇOCUK

Seda Şafak ve Mehtap Dilek Orijinal İsmi: The Boy in the Striped Pyjamas Yönetmen: Mark Herman Yapımcı:  David Heyman, Mark Herman, Rosie Alison Senaryo: Mark Herman, John Boyne Oyuncular: Asa Butterfield Jack Scanlon Vera Farmiga David Thewlis David Hayman Müzik: James Hormer Kurgu: Michael Ellis Cinsi: Sinema Filmi Türü:  Dram, Gerilim, Savaş, Tarih Yapım Yılı/Yeri: 2008, ABD Süre: 94 dakika

Çocuk, Köstebek, Tilki ve At

Büşra Dursun Süre: 34dk Tür: Animasyon, Aile, Fantastik, Macera Yönetmen: Peter Baynton , Charlie Mackesy Senarist: Jon Croker , Charlie Mackesy Yapımı: 2022 – İngiltere, ABD En İyi Kısa Animasyon Filmi Oscarı (2023) Bir çocuk. Evinden uzakta. Oraya nasıl gelmiş, bilinmez. Kaybolmuş mu, bilinmez. Bembeyaz bir hiçliğin ortasında, hiç acelesi olmadan tane tane dökülen kar tanelerinin altında, yalnız ona eşlik eden ayak izleriyle sakince oturuyor. Her şeyin başında yavaş yavaş

Duygularımızın Ters Yüz Oluşu

Beyza Nur Gören Film: Ters Yüz Yönetmen: Pete Docter Dil: İngilizce Oyuncular: Riley, Neşe, Üzüntü, Korku, Öfke, Tiksinti, Bing Bong, Anne, Baba, Zihin İşçileri. Senaristler: Pete Docter, Bu LeFauve ve Josh Cooley Gösterime Giriş Tarihi: 19 Haziran 2015 “Birine bakıp hiç merak ettiniz mi? Acaba aklından neler geçiyor?’’ Filmimize konu olan çocuğumuz Riley, 11 yaşında

Türk Sinemasında Çocuk Bakış Açısının Önemli Bir Temsili: Zıkkımın Kökü

Neslihan Yücelşen 19. yüzyılın sonunda sinematografın bulunmasından çok kısa bir süre sonra tarihini yazmaya başlayan Türk sinemasının beslendiği en önemli kaynak edebiyattır. Görüntülerin peş peşe verildiği teknik bir araç olmaktan çıkıp öyküler anlatmaya başladığında sinema, anlatının renk ve sesle ifade edilmesine dönüşmüştür (Öcal, 2000, s. 137). Sinemadan yüzyıllar önce var olan edebiyat, büyük birikimiyle anlatıları

C:\Users\NEZAHAT\Desktop\DOKTORA\dergi için çocuk ve film\YENİDEN\Yeni klasör (2)\saygı.png

Çocuk ve Film

Nezahat Cabacı Günümüzde hızla değişen yaşam ilişkileri; toplumların yapısını, iletişim biçimini, aileyi ve ailenin bir üyesi olan çocuğu etkilemektedir. Ailenin, bu ilişkilerin yeni nesillere aktarılmasında önemli bir rolü bulunur. Aileler çocuklarını kitaplar, oyuncaklar ve çizgi filmler gibi araçlarla buluşturarak yetişmelerinde rehber olurlar. Bu araçlarla gelişim dönemindeki çocuğun sosyal ilişkileri, algıları ve becerileri gelişir. Bunlar içerisinden

Çocuk ve Sinema: Değişen Perspektifler Üzerine Bir Analiz

Sreedevi, T. ve Ravi, B.K. ÖZET Sinema, dünya genelinde geniş ve etkileyici kitlelere ulaşabilen popüler bir kitle iletişim aracıdır. Film yapım süreci, hakkında destanlar yazılabilecek başarılarla ilerlemiş ve bir iletişim aracı olarak çok daha fazla olanak ve etkililikle evrilmiştir. Geniş bir izleyici yelpazesine sahip sinemanın çocuklara hitap edenlerin, çeşitli önemli faktörler açısından dikkatlice incelenmesi ve

Roald Dahl’ın Charlie ve Çikolata Fabrikası Kitabının Başarılı Film Uyarlama Analizi: Willy Wonka ve Çı̇kolata Fabrı̇kası

Richard B. Davis Edebiyat ve sinema arasındaki sıkı ilişki her geçen gün artmaktadır. Film uyarlamaları giderek daha popüler hale gelmektedir. Geçmişte, eleştirmenler ve akademisyenler edebi eserlere dayanan filmleri tartışmışlardır; ancak çok azı çocuk edebiyatı türünü incelemiştir. Çocuk edebiyatı alanındaki çok sayıda eser arasında Roald Dahl’ın Charlie ve Çikolata Fabrikası (1964), iki farklı film versiyonuna uyarlanmış

Yetişkinlerin Metaforu: Çocuklar

Çizgili Pijamalı Çocuk İncelemesi Murat Sayım “Öteki” terimi merkeziyetçi bir söylemin ürünüdür desek pek yanılmayız. İkili karşıtlıklar yaratan bu algılama biçimi yapısalcıların ana konularından biri olmuştur. Kültürel anlamın oluşumunda ikili karşıtlıklar çok önemli rol oynar. Bir olgu, kendi zıddıyla var olur. Sözgelimi, “iyi” kavramını anlayabilmek için “kötü”nün varlığına ihtiyaç duyarız. Eğer “erkek” varsa “kadın” da

Hikayeden Perdeye: Roald Dahl’ın Yaman Tilki Adlı Hikayesinin Wes Anderson’ın Kadrajından Yansımaları

Dr. Petek Halman Kara Giriş “Günün ilk ışıklarının mağaranın girişini aydınlatmasıyla Grug gözlerini açtı. Güneşin ilk ışıklarının yumuşak, yeşil vadiyi aydınlatmasıyla da dışarı çıktı. Küçük mağara adamı, “Vay canına, bu gerçekten çok güzel” diye düşündü”…. Ardından Grug vadinin etrafındaki uzun yolculuğuna devam etti ve büyüleyici güzellikte manzaralar gördü. Bir süre sonra ise yağmura yakalandı. Sığınmak

Çocuk Kahramanlar Üzerine Kurgulanmış Filmlerde Yoksulluğun Yansıması ve Film Kurgusu İçinde Yoksulluğun Görsel Tanımına Dönük Tanıklıklar

Necdet Neydim Mehlika Philip Türkiye’de “Çocuk Filmleri” dediğimizde kendi başına bir film türünden bahsetmiş olmayız. 60’lı yıllardan başlayan bir süreçte “Yeşilçam” olarak tanımlanan film sektöründe 70’li yılların ortalarına kadar gelen süreçte çekilen filmler, “çocuk filmi” olmasa da “çocuksu” filmlerdir ve hedef kitlesi yetişkin ya da çocuk olarak değil aile filmi olarak tanımlansa da çocuksu bir

12. Sayımızda…

Sözelti’nin on ikinci sayısı yayında ve siz okurlarımızla buluşmaya hazır! Dergimiz Sözelti; çocuk ve gençlik edebiyatı çerçevesinde inceleme, araştırma, röportaj, tanıtım ve eleştiri yazılarını; çocuk ve gençlik öykülerini, şiirlerini odağına alıyor. Bunu yaparken çocuk ve gençlik edebiyatını bütün eyleyenleriyle değerlendirmeyi hedefliyor ve yazarların, akademisyenlerin, alan uzmanlarının, araştırmacıların, çevirmenlerin, editörlerin, çizerlerin ve bu alana gönül veren

On Birinci Sayımızda

Sözelti’nin on birinci sayısı yayında ve siz okurlarımızla buluşmaya hazır! Dergimiz Sözelti; çocuk ve gençlik edebiyatı çerçevesinde inceleme, araştırma, röportaj, tanıtım ve eleştiri yazılarını; çocuk ve gençlik öykülerini odağına alıyor. Bunu yaparken çocuk ve gençlik edebiyatını bütün eyleyenleriyle değerlendirmeyi hedefliyor ve yazarların, akademisyenlerin, alan uzmanlarının, araştırmacıların, çevirmenlerin, editörlerin, çizerlerin ve bu alana gönül veren kişilerin

Antropontolojinin Işığında Çocuklar İçin Felsefe

Betül Çotuksöken Düşünme-bilme-yaşama yolu olarak felsefenin yeni bir yapılanışı ve yöntemi olarak antropontoloji ya da insan-varlıkbilgisi çocuklar için ya da çocuklarla felsefenin de yolunu açmaktadır.[2] Ne türden olursa olsun, tüm varolanlar içinde kendine özgü yerini alan; şimdi ve burada olana bağlı olmaksızın varolanı duyumsayan, algılayan, düşünen, kendisini ve kendisi olmayanı, tüm bağlantılarını, aradalıklarını sözlü ve

Çocuklar İçin Felsefe- P4C (Philosophy for children) Nedir? Çocuklarla Felsefe Yapılır Mı?

Derya Oğuz Felsefe, düşünsel düzeyde soyutlama ve kavramsal düşünme edimi ile karakterize olduğu için, genellikle çocukların dünyası için uygun değilmiş gibi düşünürüz. Ancak bu ilk bakışın aksine, çocukların zihinsel ve duygusal kapasiteleri oldukça geniştir. Merakları ve keşfetme istekleriyle yaşama dair sordukları ilginç sorular, çocukların zihinsel düzenekleri ile ilgili önemli bir veri sunar. Çoğu zaman sahip

Efe Nasreddin Hoca ve Felsefe’nin Oluşum Yolculuğu

Necdet Neydim Nasreddin Hoca kitaplarım ilk başta Düsseldorf’ta bulunan Anadolu Verlag yayınevince yayımlanmıştı. Türkiye’de ise önce İş Kültür Yayınları, sonra Keliem Yayınları ve şimdi de Bilgiyolu Kültür Yayınları yayımladı. Öncelikle Nasreddin Hoca’nın ne kendisinin ne de fıkralarının salt bir gülmece olduğu düşüncesinde hiç olmadım. Okullarda öğretmenlerin Nasreddin Hoca fıkrası anlatıp “Hadi çocuklar gülün!” komutu aslında

Gençlerin Yazından Beslenmeleri Üzerine Düşünceler

Yusuf Çotuksöken Öz Bu yazıda gençlerin yazından beslenmeleri üzerinde edindiğimiz bilgileri ve ürettiğimiz düşünceleri tartışmaya açıyoruz. Buradaki bilgi ve düşünceler, büyük bir olasılıkla yazınla yakından ilgilenenlere hiç yabancı gelmeyecektir. Çünkü ortak kaynaklardan beslendik, ortak görüşleri dile getirdik, yeni arayışlar içine girdik. Bu yazıda, önce yazın ve yazınsallık üzerinde görüşlerimizi kısaca belirtip tartışacak; ardından yazın’ın temel

Çocuk, Edebiyat ve Felsefe

Edwige Chirouter[1] Nantes Üniversitesi Öğretim Görevlisi UNESCO Kürsü Başkanı, Fransa Özet Felsefi sorular sormanın yaşı yoktur ve çok erken yaşlardan itibaren, dünya karşısında şaşkınlık içerisinde kalan çocuklar yaşam, ölüm ve insan ilişkileri hakkında sorular sorarlar. Çocuklar, tüm saflıkları ve duygu yoğunluklarıyla olayların nedenine ve özüne dair sorular soran, G. Deleuze’ün deyimiyle mükemmel “safı oynayan” olarak

Çocuk Hikâyelerinde Trenlerin ve Yolculuğun Büyüsü

Warwick Frost and Jennifer Laing Giriş “Bahçeyi boş ver şimdi! Hadi demiryoluna gidelim” diye seslendi Peter. E. Nesbit, Demiryolu Çocukları (1906) Trenler birçok çocuk hikâyesinde önemli bir rol oynar. Bazen lokomotifler Reverend Awdry’nin Tren Thomas serisindeki gibi ana karakterlerdir, bazen de J.K. Rowling’in Harry Potter serisinde öğrencilerin Hogwarts Okulu’na gitmek için bindikleri tren gibi önemli

Çocuklara Yönelik Geliştirilen Felsefe Programlarında Çocuk Edebiyatı ve Felsefenin Birleşimi Üzerinde Bir Düşünce

Morteza Khosro Nejad[1] Özet Çocuklara yönelik felsefe programları geliştiren uzmanlar, her zaman çocuk edebiyatından yararlanmış olmalarına rağmen felsefe ve edebiyat birleşimini bugüne kadar kavramsal bir bakış açısıyla ele almamışlardır. Uzmanların ana tartışma konuları çocuk ile ilgili kavramlar, felsefe ve eğitim kuramı kapsamıştır ve bu alanda edebiyat sadece bir araç olarak ele alınmıştır. Bu makale, çocukluk

Nicoletta Costa Edebiyatında Yolculuk: Fantazya ve Gerçeklik Arasında

Nadia La Mantia[1] Yolculuğun anlamı, anlatacak bir hikâyesi olan herkesi dinlemek için durmaktan gelir. Ruben Blades, Yolculuk Bir hedefe doğru yolculuk etmek güzeldir; ama sonuçta önemli olan yolculuğun kendisidir. Ursula K. Leguin Yolculuk teması, antik çağlardan bu yana en sık işlenen konulardan biridir; aynı zamanda günümüz dünyası geleneklerinde ve insanların zihinlerinde silinmez izler bırakan pek

İki Kültürden Üç Ortaokul Çağı Romanda Yolculuk Motifini Okumak

James Etim[1] Özet Yolculuk motifi Yunanlardan başlayarak uzun zamandır edebiyatta kullanılmıştır. Örneğin, Oedipus’ta Kral Oidipus, tanrıların sözlerinin gerçekleşmesini engellemek için Thebes’ten kaçarken kim olduğunu öğrenir, gerçekte ne olduğunu ve ne yaptığını. – babasını öldürmüş ve önceden bildirildiği gibi annesiyle evlenmiştir. Chaucer’in Canterbury Hikayelerinde bir grup hacı, anlatıcı olarak kendilerinin gerçekten kim olduğunu okura anlatır ve

The Matrix Resurrections (2021) - IMDb

Çocuk ve Felsefe Konulu Filmler

Nüseybe Hilal Zorlu Hıristiyan tarikatlar arası görüş ayrılıkları, cinayetler, bir manastır ve etrafında gelişen olayları konu edinen “Gülün Adı” aynı zamanda yaşanan olayların Aristoteles’e de bağlanması ve Umberto Eco’nun oluşturduğu felsefi gizi de anlatmaktadır. Truman Show (1998) Filmde işi, evi ve çok sevdiği bir karısı olan Truman’ın gerçek sandığı yaşamının aslında bir stüdyoda tam otuz

Veda Vakti

Zeynep Erbay Sevgili günlük, Yine taşınıyoruz. Bu sefer İstanbul’a gidecekmişiz. Babama belli etmesem de moralim çok bozuk. Ne gerek var sanki? Bu sabah erken kalktım. Son okul günüm. Bugün bayrağı ben havalandıracağım İstiklal Marşı okunurken. Altı haftadır bunu bekliyordum. Okul numaram yüzünden bu kadar bekledim, yeni gelen öğrenci olmamın dezavantajlarından biri. Beşinci Sınıf öğrencileri yerine

Üst Raftaki Kitap

Galen, okula gitmeden önce her sabah oturma odalarındaki kitaplığın önünde dikilirdi. Bakışlarını bir kitaba odaklardı. Kitabın adı “Var olan En Muhteşem Kaşif”ti. En üst rafta duruyordu. Üzgün hissettiği zamanlarda annesi ona hep bu kitabı okurdu. Ve son günlerde Galen hep üzgün hissediyordu. Kitaba gözlerini diker, üst rafa ulaşmanın ve kitabı oradan kurtarmanın bir yolunu bulmaya

Güneş Hayatı Güzelleştirir

“Şunlara bakın, şunlara bakın!” diye sevinç çığlıkları atar küçük serçe. “Zaman yok!” diye homurdanır serçe arkadaşları. “Yapacak işlerimiz var, hem kime bakacağız ki?” “İnsanlara tabii ki” diye seslenir küçük serçe. “Yine biraz daha fazla gülmeye başladılar.” “Gerçekten mi? Bu nasıl olur?” diye bilmek ister arkadaşları. “Güneş sayesinde tabii ki. Ben de sonunda gökyüzünden tekrar sıcak

Üzgün Kral Güldüğünde

Sihirli dilek yüzüğü kum havuzunun içinde duruyordu. Mia hemencecik Hiçbir Yer ülkesindeki üzgün Kral Hiç Kimse için bir dilekte bulundu… Mia, Hiçbir Yer ülkesindeki Kral Hiç Kimse’nin kalesi kadar büyük ve görkemli kumdan bir kraliyet kalesi yapmak istiyordu. Annesi daha dün ona üzgün kralın hikayesini anlatmıştı. Mia şimdi hayatında hiç gülmemiş olan bu sert kralı

Onuncu Sayımızda …

Dergimiz üç yıldır sevgili okurlarımıza çeşitli konularda zengin içerikler sunuyor. Şimdi ise onuncu sayımızla tekrar okurlarımızla buluşmaya hazır! Sözelti Dergisi, çocuk ve gençlik edebiyatını odak noktasına alarak inceleme, araştırma, röportaj, tanıtım ve eleştiri yazılarına ev sahipliği yapmaktadır. Bu bağlamda dergi; çocuk ve gençlik öyküleri ile şiirlerini ele alırken, bu edebi alanını kucaklayan tüm unsurları değerlendirmeyi

Türkiye’nin Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Tarihine Bırakılan Bir İz: Sözelti – Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Dergisi

  İrem Tunay, Enise Eryılmaz Çocuk ve Gençlik Edebiyatına Dair Çocuk ve gençlere yönelik edebiyatın oluşumu, tarihsel süreçte yaşanan toplumsal değişimler, çocuğa bakış açısı ve ona biçilen roller aracılığıyla gerçekleşmiştir. Kavramsal olarak çocuğu tanımlamak, çocuk edebiyatının tarihsel süreçteki konumunu ve işlevini saptayabilmek adına oldukça önemlidir. Kaynaklar gösteriyor ki Antik Çağ’da çocukluk dönemine ilişkin belirgin bir

Yolculuk Kendini Keşfetmek

Necdet Neydim Yolculuk, edebiyatta kendi aramak, bulabilmek ya da kaybolmak anlamında geçerlidir. Yolcunun kaybolmamak için her ne olursa olsun geri dönebilmesi gerekir. Geri dönmek, halkanın kendini tamamlaması demektir. Kendini tamamlamak, keşfetmek, olgunlaşmak, insanlaşmak ya da kaçılan korkularla yüzleşmek, başarma duygusunu hırstan tutkuya dönüştürmek, yaşamı deneyimlemek, yenilgiler, zaferlerle karşılaşmak ve dönüşü tamamlarken o halkanın içine erdemi

Yolculuk Temalı Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Eserleri

Fatih İkiz Çocuklar için ve hatta gençler için yazılmış edebiyat eserlerinde “yolculuk” teması sıklıkla işlenen konulardan biri olmuştur. Okuru her defasında farklı coğrafyalara taşıyan ve eşsiz maceralara sürükleyen birçok eserde yolculuk temasının yoğun bir şekilde işlendiği görülürken; bu tür eserler, çocukları ve gençleri bilinmeyen dünyaları keşfetmeye, farklı kültürleri anlamaya ve kendi iç dünyalarındaki potansiyellerini bulmaya,

İlkgençlik Edebiyatı Alanında Kadın Yazarlara Ödül : Beyhan Eczacıbaşı İlkgençlik Edebiyat Yılın Kadın Yazarı Ödülü

Necdet Neydim İlkgençlik Edebiyatı alanında basılı metinlere ödül vermek denince günümüze kadar bir ödülün varlığından söz etmek güçtür. Öncü bir çalışma olarak Beyhan Eczacıbaşı Ödülü’nün ilkgençlik edebiyatı alanında ve kadın yazarlara verilmesi değerlidir. Türkiye’de yayınevleri hem edebiyat alanına katkı sunmak hem de kendi yazar portföyünü genişletmek için bu ödülleri koyarlar ve bu, sonuç olarak alana

Çocuk Edebiyatında Yolculuk Yapan Çocuklar

Marnie Campagnaro ve Nina Goga Resimli Kitaplarda Figürler ve Durumlar Evrensel edebiyatta en sık rastlanan temalardan biri olan ‘yolculuk’; gerçek, hayali, macera dolu, keşif amaçlı, günlük hayattan kaçış için ya da bilgi arayışında olsun, insanın değişim için olan arzusunu barındırmaktadır. İnsanlar içlerinde derinlerde bir yerde ya da yaşamlarında keşfetmedikleri bir şeyler olup olmadığını öğrenmek için

Dolu Dolu Macera, Dolu Dolu Bilgelik: Çocuk Edebiyatında Eve Dönüş Yolculuğu

Tim Widham Susan Cooper’ın Karanlık Yükseliyor (The Dark is Rising) adlı romanından bir imge her okuduğumda kalbimi fethediyor. Karla kaplı bir tepede kendini bulan Will Stanton, yokuşta dikilip duran iki devasa tahta kapıyı görmek için yukarıya bakıyor. Bu kapıların tokmağı yok ve üzerlerinde “sonsuz varyasyon” yazılı oyma sembolleri var. Will kapıları tüm gücüyle itiyor ve

Alice ve Bilinç Yolculuğu

Filippo Kulberg Taub ve Letizia Leo Alice Harikalar Diyarında, matematikçi ve mantık oyunları yaratıcısı Charles Lutwige Dodgson’ın, Lewis Carroll (Latinceye çevirip ardından İngilizceye uyarladığı Lodovicus Carolus adından türetilmiştir) mahlasıyla yazdığı başyapıtıdır. 1865 yılında yayımlanan kitapta (özgün adı: Alice’s Adventures in Wonderland) anlatıcı, kolayca tahmin edilebileceği üzere Christ Church dekanı ve Liddell-Scott adlı Yunanca-İngilizce sözlüğün ortak

Küçük Kara Balık, Martı Jonathan Livingston ve Küçük Prens’te Yolculuğun Anlamı

Mohsen HECRI Moein sözlüğüne göre yolculuk, ilk anlamıyla bir şehirden veya bir yerden çıkarak başka bir yere gitmek olarak tanımlanır. Bir başka deyişle yolculuk, yer değişimi anlamına gelir. Bu anlam İngilizcede “travelling” veya “journey”, Arapçada “seyahat” [Türkçede yolculuk] ile eşdeğerdir. Ancak bu makalede tartışılan konu yolculuğun ikinci anlamıdır. Yukarıda adı geçen kaynağa göre yolculuğun ikinci

‘‘Bir Gün Kaçmak Zorunda Kaldık’’: Çocuk Edebiyatında Göçmen Kimliğinin Gelişimi ve Eğitimdeki Rolü

Julia Hope Özet Son yirmi yılda mülteci yaşamının çeşitli yönleri hakkında hatrı sayılır sayıda kitap yazılmıştır. Önceden yazarlar bu hassas konuya çoğunlukla tarihsel bir bakış açısıyla yaklaşma eğilimindeydiler. Ancak İngiliz okullarındaki mülteci öğrencilerin artması güncel çatışmaları ele alan kitapların artmasını da beraberinde getirmiştir. Peki çocuklar bu büyümekte olan bu edebi dalı nasıl görüyorlar? Kısa bir

İran’da Çocuk ve Gençlik Edebiyatında Gezi Yazısı

Maryam Jalali (Shahid Beheshti Üniversitesi, Tehran, Iran) Narges Bagheri (Vali-e-Asr University of Rafsanjan, Rafsanjan, Iran)    Masoomeh Mahmoodi (Mazandaran Tıp Bilimleri Üniversitesi, Müttefik Tıp Bilimleri Okulu, Sari, İran) Özet  Günümüzde çocuk edebiyatı ve bu edebiyatın yeri, dünyanın dört bir yanından birçok yazara göre, edebiyat dizgesinde çok fazla ses getirmiştir. Yazarın metinde ciddi bir üslup kullanmaması,

İmparatorluğun Sonu Mu? Çocuk Kitaplarında Sömürgecilik Dönemi ve Sömürgecilik Sonrası Yolculuklar

Clare Bradford On dokuzuncu ve yirminci yüzyılın çocuk metinlerini okumak, emperyal kültürün aşılandığı metinler okumaktır. Tom Brown’s Schooldays, Su Bebekleri ve Gizli Bahçe gibi eski eserler, etkilendikleri emperyalist ideolojileri açıkça ortaya koyarlar. Bu nedenle, Hughes’un Ragbi’deki okul çağı tasviri emperyalizmle çerçevelenir; bunun nedeni yalnızca Ragbi’deki rejiminin, Tom’un yakın arkadaşı East’in Hindistan’da orduya katılmak için okulu

Hiç Bitmeyecek Bir Hikâyenin Tanıklığı: Cumhuriyeti Kuran Çocuğun Hikayesi

Röportaj: Oğuz Kenan Uysal “Ceviz Oynama Zamanları Geçti” Necdet Neydim’in yaklaşık beş yıllık bir çalışmasının sonucunda okurla buluşan, çocuğun dünyasına Mustafa’dan Mustafa Kemâl’e uzanan tarihsel bir yolculuğu taşıyan ve “o”nu belirleyen olayların tanıklığını yapan bir kitap. Sevgili Necdet Neydim, bu kitabı niye yazmak istediniz, anlatır mısınız? Kitabı yazmamı başlatan en önemli şey doğal bir sevgi

Çocuk ve Yolculuk Konulu Filmler

Nüseybe Hilal Zorlu Çocukluk dediğimiz serüven, aslında anne karnına düşmekle başlar. “Çocuk” ve “yolculuk” kelimesini bir bütün içerisinde değerlendirmeliyiz. Salt çocuk veya çocukluk özelinde değil hayat başlı başına bir yolculuktur. Onuncu sayımızda siz değerli okurlarımız için “çocuk ve yolculuk” konulu filmleri derledik. “Çocuk ve yolculuk” konulu filmleri incelediğimizde özellikle tren, uçak ve gemi yolculukları temel

Hayaletlerin Gecesi

“Biraz korkuyorum,” dedi Rebecca. Büyükannesinin eline sıkıca yapışmıştı. “Korkmana gerek yok canım,” dedi büyükannesi gülümseyerek. “Onlar da bizim gibi iyi ve normal insanlar. Bizden tek farkları onların öbür tarafta olması.” Bugün yılın özel bir gecesiydi. Büyükannenin mezarlığa gittiği özel bir gece. Bu nadide gecede ölenler yaşayanların dünyasına geçerlerdi. Büyükanneye gelince; o ölülerle konuşma yeteneğine sahipti.

Yeni Bir Başlangıç

Küçük serçe ile yaz sonu öyküsü – Kuşlar cıvıldamayı bıraktığında… “Yakında yine o zaman gelecek,” dedi anne serçe. “O mu? O ne?” diye sordu minik serçe. “Ne ve neden?” “Son,” diye mırıldandı annesi. Minik serçe biraz endişeli bir şekilde anne serçeye baktı. Bugün bir garip görünüyordu, sanki üzülüyordu ve her zamankinden farklı davranıyordu. Artık şarkılarını

Büyük Babayla Dünya Turunda

Tatil öyküsü – bir parmak kadar yakın her yer – büyük babayla harika yolculukların peşinde Yaz tatili başlamıştı, Eva ve Daniel çok öfkeliydi. Niye mi? Çünkü tatil planları yine suya düşmüştü. “Neden canınız bu kadar sıkkın?” diye sordu büyük babaları. “Ben çocukken tatilleri hep çok seviyordum.” “Off!” dedi Daniel yüzünü büzerek “Tatil için hiçbir yere

Şifa Veren Orman

Tüm insanlar için doğanın ve ormanın harikaları Bir gün kahvaltı sırasında dedem “Kendimi iyi hissetmediğimde ormana giderim. En iyi ilaç budur,” diyor ve kalkıyor. “Orada dünya hâlâ iyi durumda. Neredeyse.” Ona bakıyorum. Biraz solgun mu görünüyor? “Kendini iyi hissetmiyor musun?” diye soruyorum. “Pek uyuyamadım, o kadar.” “Peki neden ormandaki dünya ‘neredeyse’ iyi durumda? Peki ben

9. Sayımızda…

Sözelti’nin dokuzuncu sayısı yayında ve siz okurlarımızla buluşmaya hazır! Dergimiz Sözelti; çocuk ve gençlik edebiyatı çerçevesinde inceleme, araştırma, röportaj, tanıtım ve eleştiri yazılarını; çocuk ve gençlik öykülerini, şiirlerini odağına alıyor. Bunu yaparken çocuk ve gençlik edebiyatını bütün eyleyenleriyle değerlendirmeyi hedefliyor ve yazarların, akademisyenlerin, alan uzmanlarının, araştırmacıların, çevirmenlerin, editörlerin, çizerlerin ve bu alana gönül veren kişilerin

Edebiyatın Çocuk Kalbinde Baba Olmak

Nurcan Demir Bireylerin düşünme ve yaşam biçimlerinin oluşmasında, karakter gelişimlerinin şekillenmesinde ve hayatlarını anlamlandırmalarında; içinde yaşadıkları toplumun coğrafyası, sosyo-kültürel, ekonomik ve tarihsel yapısı doğrudan etkilidir. Bu etkinin yoğunluğu, yine aynı sebeplerden, kadın ve erkek cinsleri üzerinde farklılık göstermektedir. Dolayısıyla, mevcut sosyal koşullar altında kişilik gelişimlerini tamamlayan ve toplumsal rolleri belirlenen bireylerin kurdukları ikili ilişkiler, aile

Nöstlinger ve Baba Figürünün Çöküşü

Necdet Neydim 1936 yılında Viyana’da doğan Nöstlinger, işçi bir ailenin çocuğudur. Güzel Sanatlar Akademisinde grafik eğitimi alan yazar, 1970 yılında Feuerrote Friederike (Ateş Kırmızısı Friederike) adlı kitabıyla üne kavuşmuştur. Yazar bugüne dek yüzün üzerinde kitap yazdı. Kitapları ondan fazla dile çevrildi ve Avusturya ve Alman Gençlik Kitapları Ödülü’nü, Avusturya Devlet Ödülü’nü, Hans Cristian Andersen ve

Devrilmeyen Put: Baba Evrilmeyen Rol: Oğul

Buğrahan Küskün Bireyler doğumlarından itibaren var oldukları toplumların kültürleriyle harmanlanırlar. Bu kültür dairesi içerisinde dünyaya gelen bebekler, çocukluk ve gençlik yıllarında toplumun kurallarını ve değişmez yargılarını üstlenirler. Erkek ve kız çocukları üzerinde bu değişmez yargıların travmatik sonuçları ilerleyen yaşlarda kendisini göstermeye başlamaktadır. Cinsiyet farklarından dolayı erken dönem çocukluk evrelerinde bilinçlerine işlenmeye başlayan bu yargıların değişmesi

Travmatik Bir Kaybın Ardında Kalanlar: Bir Oğul

Betül Özyılmaz Çocuk ve gençlik edebiyatı bireylerin gelişimlerini destekleme konusunda, onların kendilerini keşfetme macerasında bir araç olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu noktada bireyler, çocuk ve gençlik edebiyatı kapsamında yazılan eserlerde kendilerinin bir parçasını arayış içerisine girerler. Kahramanlarda, kahramanların yaşantılarında kendilerinden birer iz ararlar. Dolayısıyla çocuk ve gençlik edebiyatı adı altında yazılan eserlerin kapsamlı bir pedagojik gözlemden

Asa Lind’ın Kumkurdu Adlı Çocuk Kitabında Baba- Çocuk İlişkisinin İncelenmesi

YASENYA SAHİLLİ Özet Çocuklar için yazmak, onların duygu, düşünüş dünyasına ulaşmak, düşünülenin aksine çaba gerektiren bir iştir. Çocuk kitaplarında ele alınan iletiler ve işleniş biçimleri, karakterlerin sunuluşu çocuğun edebî metni içselleştirmesinde etkilidir. İsveçli yazar Asa Lind’ın Kumkurdu adlı çocuk kitabında çocuk karakterin babası ile yaşadığı ilişkinin sergilenişi, birbirleriyle kurulan iletişim, çocuğun ebeveynlerden beklediği sevgi ve

Cinsiyet Farkları ve Çocuk Kitapları: Cinsiyet Kalıplarının İtalya’daki İtalyanca Okul Kitaplarına Yansımaları

Gabriella Seveso[1] Özet İtalya’da, yetmişli yıllardan itibaren, çocuk edebiyatındaki toplumsal cinsiyet kalıplarının önemi üzerine düşünülmeye başlanmıştır. Yine aynı dönemde kız ve erkek çocuklara yönelik kurmaca metinlerin oluşturulmasında sıra dışı bir değişiklik yaşanmış ve birçok yayıncı geleneksel, toplumsal cinsiyet kalıplarının dışına çıkan hikâyeler ve karakterler sunmaya başlamıştır. Bu ürünlerin büyük bir kısmını okul kitapları oluşturur. Bazı

Franz Kafka’nın “Babama Mektuplar” Başlıklı Eseri Üzerine

​​ José Durval Cavalcantı De Albuquerque Özet Yazar, Kafka’nın “Babama Mektuplar” başlıklı eserini yazarın/yazarların malzemesinin psikolojik kaynaklarına ilişkin Freudyen bakış açısına dayanarak yazıldığı dönemde edebi iddialar taşımayan bir metin örneği olarak inceler. Söz konusu eserin yoğun içeriğine rağmen yine de okuma zevki uyandıran ve sanatsal olduğunu düşündürten özelliklerini anlamak amacıyla metnin yapısını kavramak için yöntem

Öfkeli Adam

Şehnaz Helvacılar “Baba vuruyor diyor, Çocuk. Bu benim hatam mı? diyor Çocuk.” Gökyüzü gibi bir şey bu çocukluk hiçbir yere gitmiyor, der Edip Cansever, çocukluğun karanlık labirentlerini anlattığı o romansı uzun şiirinde. Gerçekten de duyguların oluştuğu çocukluğun ilk sosyal ortamı ailedir. Bu ortamda anne ve baba çocuğun sağlıklı ve mutlu büyümesi için gerekli koruma ile

Baba ve Çocuk Konulu Filmler

Baba ve Çocuk Konulu Filmler Nüseybe Hilal Zorlu Babaların özellikle ailesine ve çevresine karşı sergiledikleri davranışlar, erkek çocukların ilerideki karakterinin belirleyicisidir. Erkek çocukları için baba bir rol model niteliğindedir. Kız çocukları açısından değerlendirmek gerekirse, kız çocukları babalarının ve akabinde abilerinin davranışları üzerinden erkek dünyasını tanımlar ve yine onların davranışları üzerinden karşılarındaki erkeğin davranışlarının kendilerince doğruluğunu

Anne ve Babayla İlgili Mesele

Marco anne ve babasıyla birlikte olmayı ne kadar sevse de buna engel olan bir sorun vardı. Cumartesi baba günüydü. O günü Marco babasının yanında geçirir, haftanın kalan altı gününde ise annesinin yanında yaşardı. “Bu çok salakça,” derdi Marco sıkça. “Bundan ziyade annem ve babamla birlikte olmayı isterdim.” Ancak ebeveynleri durumu ona açıkladığı için Marco bunun

Bana Her Zaman Vakit Ayıran Babam

“Çocuğuna vakit ayırmak” hakkında kısa bir öykü Bir baba da başkalarıyla paylaşılabilir. Christian’nın arkadaşları Pit, Tom ve David şen şakraklardı. “Babamın yeni bir arabası var,” diye övünüyordu Pit. “Hem de arabamız 240 km/h hızında biliyor musunuz?” “240 km hızında mı? Vay canına! Uçak gibi hızlı desene!” Arkadaşları hayret içerisindeydi. “Biz de bir kere arabaya binebilir

Efe Hiçbir Şey Yapmıyor

Günlerden Pazardır. Efe burnunu mutfak penceresine bastırırken dışarıda misket büyüklüğündeki yağmur damlalarının su birikintilerine çarpışını izler. “Baba, canım sıkılıyor!” der Efe. “O zaman bana yemek yaparken yardım etˮ önerisinde bulunur Erdem Bey. “Ben yemek yapmak istemiyorum ama,” der Efe ve o sırada mutfak camı buğulanır. Efe, ayaklarını sürüyerek mutfaktan oturma odasına geçer. “Anne, canım çok

8. Sayımızda…

Çocuk ve gençlik edebiyatı üzerine inceleme, araştırma ve eleştiri yazılarını; çocuk ve gençlik öykülerini barındıran Sözelti sekizinci sayısıyla siz değerli okurlarımızla buluşuyor. Dergimiz çocuk ve gençlik edebiyatını bütün alanları ve eyleyenleriyle değerlendirmeyi amaçlıyor; çocuk edebiyatı yazarlarının, akademisyenlerin, çevirmenlerin, editörlerin ve çizerlerin vb. görüşlerine ve çalışmalarına yer veriyor. Sekizinci sayımızın dosya konusu “Çocuk ve Gençlik Edebiyatında

Gençlik Edebiyatında “(A)normal Anne”nin Çeviriyle İmtihanı: Epsilon Gençlik Kulübünden Bir Örnek

Büşra Yaman Giriş Çocuk ve gençlik edebiyatında anne-çocuk ilişkisinin kutsallığı tema olarak sıkça ele alınmasına karşılık idealize edilen bu ilişkiye gerçekçi bir bakış açısıyla yaklaşan ve sorunsallaştıran önemli edebiyat eserleri vardır. Anne figürünü “iyilik timsali” ya da “melek” olarak ele almak yerine birey olarak çeşitli çelişki, yetersizlik ve sorunlarıyla yansıtmaya çalışan bu eserlerden biri, Jacqueline

Ölen Annesini Arayan Çocuğun İzinde Edebiyat

Nurcan Demir Hayat zamanlı yahut zamansız, beklenen ya da apansız gelen kayıplarla yüzleştirir bizleri. Kaybın ardından yaşanan sadece yas değildir. Ölümle birlikte hiç bilinmeyen birçok duyguyla tanışılır çünkü kaybedilen insanın gidişi ardında zamanla iyileşmesi gereken derin bir yara ve yeri hiç dolmayacak çok büyük bir boşluk bırakır. Nitekim geride kalanlar ömürleri boyunca bu boşluğa alışmak

Masalların Ölü Anneleri

Yasemin Yılmaz Yüksek Masallarda cinsiyet kimliklerinin nasıl inşa edildiğine bakıldığında, stereotipik karakterlere bahşedilmiş belirli toplumsal rollerin ön plana çıktığı görülür. Erkek, yönetici (kral) ve kurtarıcı (prens, avcı) görevlerini üstlenirken kadın kimliği, anne ve anne olmayan olarak ikiye ayrılır. Bu gruplandırmada doğurganlığa sahip karakterler masalların başında iyi kalpli kraliçeler olarak resmedilirken, anne olma potansiyeline sahip prensesler

Anne ve Çocuğun “Hastalıklı” İlişkisine Anlatı ve Psikanaliz Perspektifinden Disiplinlerarası bir Yaklaşım

Melisa Ayşegül ÇAL Yaratmak sözcüğünün yalnızca “yaratan” a ait olduğu söylenir. Peki ya yaradan kendine has özelliklerinden birini, insan ırkı uyarınca, yalnızca dişil yaratılarıyla paylaşırsa? Yaratanın yaratısı ile olan ilişkisi hiçbir zaman normal kıstaslar dahilinde ol(a)mamıştır. Bir yazar ve kitabı, Frankenstein ile doktoru, bir hayvan ve yavrusu hep aynı kaotik ilişkiyi karakteristiğinde bulundurur. İnsan ırkının

Anne Kavramı Hakkında Bir Şeyler Değişti Mi?

İtalyan Çocuk Edebiyatındaki Anne Karakterinin Temsilindeki Değer ve Kalıplar/Klişeler Zaman İçinde Nasıl Bir Değişime Uğradı: Resimli Kitapların Kadın Yazarları Annalisa Comes Uyusun da büyüsün canım yavrum Annenin çok çok işleri var Gün tamama ermeden Çorap gömlek dikmeli Uyusun da büyüsün hoşnutsuz Babası iştahla yesin, anası çabalasın Babası hana gitsin Anası huzurunu bozsun Babası tuzlama balık

Klaus Kordon: Zaman Bozuk

Gerd Klingeberg Emil ve Dedektifler veya  İkizler Neyin Peşinde?  gibi kitapları ile Erich Kästner, şüphesiz 20. yüzyılın en önemli çocuk kitabı yazarlarından biri olarak kabul edilir. Ancak Kästner’in bundan çok daha fazlası olduğu kesinlikle göz ardı edilmemelidir. Çünkü Erich Kästner bunun dışında keskin dilli bir toplum eleştirmeni, akıllı bir yergici, lirik şairi ve ahlâk filozofu, hayatı

“Masallar, çağdaş bir anlayışla yeniden yazılmalı.”

Necdet Neydim: “Masallar, çağdaş bir anlayışla yeniden yazılmalı.” Söyleşi: Sevda Müjgan Sevda Müjgan: Bugün konumuz “Sevginin Peşinde”. Masalınızın başında bir not var: “Klasik Anadolu masallarından yola çıkılarak eşitlikçi bir dille yeniden yazılmıştır.” Bu not, sizin masalınızı klasik Anadolu masallarından ayıran yönün eşitlikçi bir dille yazılması olduğuna dikkat çekiyor. Kitabınızın okurları çocuklar olduğuna/olacağına göre eşitlikçi dil,

Sınav Bitti Eller Havaya

Bu bölümde Sınav Bitti Eller Havaya kitabı üzerinden anne çocuk ilişkisinin çocukta benlik ve başarı algısına etkisi üzerine, Psikolog Damla Yaprak’ın eğitimci yazar Buket Çetin ile yaptığı bir röportaj yer almaktadır. Kitabın ana kahramanı Bilge sınav döneminde olan bir karakter. Hayatının neredeyse tamamen test kitapları üzerine kurulu olduğunu görüyoruz. Bilge ve arkadaşlarının yaşantılarına, “o büyük”

Anne ve Çocuk İlişkisini Konu Alan Film ve Belgeseller

Nüseybe Hilal Zorlu “Anne ve Çocuk İlişkisi” konulu bu sayımız için hazırlamış olduğumuz bu çalışmada amacımız, her anne ve çocuk arasında değişkenlik gösterebilecek ilişkileri görsel açıdan siz değerli okurlarımıza sunmaktır. En kuvvetli bağ anne ve çocuk arasında kurulan bağdır. Fakat bu bağ bazen tahminimizin ötesinde hem çocuk için hem de anne için acı verici olabilir.

Küçük Kadınlar Film İncelemesi

Nüseybe Hilal Zorlu “Çok fazla sorun yaşadım, o yüzden neşeli hikayeler yazıyorum.” sözüyle başlayan Küçük Kadınlar, kitaptan filme defalarca uyarlanan bir eserdir. Loisa May Alcott tarafından kaleme alınan hikâyede dönem, Amerika’nın iç savaş yaşadığı dönemdir (1860’lar). Dört kız kardeşten her biri bir sanatı temsil etmektedir. Ana karakter Joe; aydın, azimli, güçlü, kararlıdır. Anne-baba rolünü filmin

Senin Çocuğun Var Mı?

Bir gün küçük bir çocuk fırından çıkan bir kadına “Senin çocuğun var mı?” diye sorar. Kadın şaşkınlıkla “Evet. Neden soruyorsun?” der ve acaba bu çocuk dilenecek mi diye düşünür. O sırada çocuk arkasında sakladığı gülü çıkarıp kadına uzatır ve “Bu senin için!” der. Kadın şaşkınlıkla, “Benim için mi?” diye sorar. “Teşekkür ederim ama neden bana

Narkız’ın Çiçekleri

İrem Tunay Bir varmış, bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, pireler tellal, develer berber iken, ben anamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken, har zamanda, hür zamanda dağların tepesinde sarp kaleli bir ülke varmış. Bu ülkeyi, güleç yüzlü padişah ve eşi şirin sözlü sultan birlikte yönetirmiş. Halk bu padişahı ve sultanı çok sever, onların

Ali Ölmez’in Anısına Saygıyla…

Değerli Okurumuz, Ekip arkadaşımız, meslektaşımız, arkadaşımız Ali Ölmez’i yaşadığımız elim deprem felaketinde kaybetmenin derin üzüntüsü içerisindeyiz. 6 Şubat 2023 tarihinde on şehrimizde büyük yıkıma neden olan ve arkasında hepimizde derin acılar bırakan bir deprem felaketi yaşadık. Resmi kaynaklara göre aynı gün içinde 9 saat arayla yaşanan 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki 2 depremde on binlerce insanımız

7. Sayımızda

Sözelti’nin ikinci yıl döneminde 7. sayımız siz değerli okurlarımızla buluşmaya hazır! İki yıldır Sözelti; çocuk ve gençlik edebiyatı alanında inceleme, araştırma, röportaj, tanıtım ve eleştiri yazılarına, çocuk ve gençlik öykülerine, şiirlere yer veriyor ve böylelikle bizler de alana katkı sağlamaya çalışıyoruz. Bu süreçte çocuk ve gençlik edebiyatına gönül veren yazarlar, akademisyenler, alan uzmanları, araştırmacılar, çevirmenler,

İki Yatılı Okul Metni: “Çavdar Tarlasında Çocuklar” ve “İnatçı Kız”

Necdet Neydim Jean-Jacques Rousseau’nun “Emile” isimli kitabını yazması, 1761 yılının ardından toplumsal dönüşümlerde bir çıkış noktası oluşturur. Roussseau, ebeveynlere “Çocuklarınızı sevin ve onlarla gurur duyun!” der Emile’de. Bu aslında farklı biçimde algılanır ve çocuklarıyla gurur duymak isteyen aileler onları yatılı okula gönderir. Daha önce dinî kurumların kullandığı yatılılık sistemi modern okul anlayışında da yerini alır.

Türk ve Dünya Sinemasında Yatılılık Olgusu

Nurcan Demir Giriş Günümüze değin yapılan birçok araştırmada elde edilen verilerle de ispatlanmış olduğu üzere eğitim ve öğretim hayatının bireylerin gelişiminde ve karakterlerinin oluşumunda önemli bir yere sahip olduğu yadsınamaz bir gerçektir. Çocuklukta ve ilk gençlikte edinilen kazanımlar bireylerin geri kalan yaşamlarının yapı taşlarını oluşturmaktadır. Bu bağlamda yatılı okuyan yani okulun ev, öğretmen ve idarecilerin

Bir Yatılının İtirafları

Tolga Gümüşay Yıl: 1942, Savaştepe Köy Enstitüsü, Balıkesir Ders başlayıncaya kadar babasıyla okul bahçesinde sessizce yürüyorlar. Çocuğun boğazında bir yumru çıkmış sanki. Yutkunamıyor. Gece boyunca defalarca provasını yaptığı gerekçeler, açıklamalar, yakarışlar bir türlü sese dönüşüp dudaklarından dökülemiyor. Bir ara göz göze geldiklerinde, hayatında ilk kez babasının onunla gurur duyduğunu hissediyor. Belki boğazındaki yumru, belki de

Bir Yatılı Okulzedenin Perspektifinden Yatılı Okul Deneyimi

Thurstine Basset Öz Bu makale, yatılı okulda hayatta kalma konusuyla ilgili yazdığı kitap sayesinde hikâyesini anlatabilen bir yatılı okulzedenin perspektifini yansıtır. Bu çalışma aynı zamanda daha nice yenilikçi makalenin yayımlanmasına ortam hazırlayan ‘Self and Society’ dergisine takdirlerini iletir. Araştırmacı-yazar “ev hasreti” kavramına yeni bir bakış sunar ve kavramın “okul alerjisi” olarak anılmasını öne sürer. Aynı

Amerikan Yerli Edebiyatında Yatılı Okul Deneyimi

Joseph Bruchac & John Smelcer Amerikan Yerli edebiyatının en yaygın temalarından biri yatılı okul deneyiminin yüzyılı aşkın süren etkisidir. 1879’dan 1960’ların ilk yıllarına kadar federal hükümet Amerika yerlilerinin okul çağındaki çocuklarını uzak bölgelerdeki yatılı okullara göndererek asimile etmeye çalıştı. Bu yatılı okullardaki yerli çocukların Batının gelenekleri, dili, eğitimi ve diniyle (sürecin bir parçası Hıristiyanlığa geçişti)

Gerçekten Hayatınızın En İyi Yılları mı?

David Mair Küçük yaşta yatılı okula gönderilmek çocuklara ne kadar zarar verir? David Mair “Gerçekten hayatınızın en iyi yılları mı?” başlıklı makalesinde bir eğitim modelinin psikolojik -etkilerini- eleştirel bir bakış açısıyla irdeliyor. Çocuk istismarının en aleni hali, Britanya’da tuhaf bir şekilde en çok göz ardı edilen biçimi olarak mevcudiyetini korumakta. Çocuk istismarı medyada çok büyük

Cinsiyet Farklılığı ve Yatılı Okul

Nick Duffel Yıllar boyunca çift ve cinsiyet çalışmalarının yanı sıra yatılı okulun psikolojik sonuçlarına dair çalışmalara ilişkin birçok eser yayımladım. Yatılı okul psikolojisi hususunda ilk kitabım olan The Making of Them’den uyarlanan bu denemede kısmen Yatılı Okuldan Geride Kalanlar’a yönelik yürütülen çalıştaylarda ortaya çıkan cinsiyet farklılığı üzerine kendi düşüncelerimden bazılarını paylaşmak isterim. Seksenlerin sonunda yeni

Sözlerin Kifayetsizliği

Joy Schaverien Joy Schaverien, yatılı okul deneyiminin belirli bir psikolojik travma biçimi olarak tanınmasına ve doğrulanmasına yardımcı olacak bir teoriye ihtiyaç olduğunu savunur. Psikoterapi anlam yaratmakla ilgilidir. İnsanlara başka türlü ifade edilemeyecek duygular için bir dil kazandırmaya yardımcı olur. Bu durum yatılı okul mezunlarından daha önemli değildir. Çünkü yatılı okullara, özellikle de erken yaşta hazırlık

Aydın Ilgaz Yatılı Okul ve Hababam Sınıfı

Bu röportaj, Aydın Ilgaz’ı kaybetmeden kısa bir süre önce bu sayımız için gerçekleştirilmiştir ve Ilgaz’ın yatılı okul deneyimleri, babası Rıfat Ilgaz ve Hababam Sınıfı’nı konu almaktadır. Nurcan Demir: Aydın hocam, öncelikle Sözelti Çocuk ve Gençlik Edebiyat Dergisi olarak bizleri kırmayıp bizlerle görüşmeyi kabul ettiğiniz için çok teşekkür ederiz. Dergimizin Aralık 2022 sayısında “yatılılık kültürü”nü ele

Yurt İçi ve Yurt Dışında Yatılı Okul Hayatına ve Edebiyatına Bakış

Bu röportaj Türkiye’de yatılı bir askeri lisede eğitim görmüş Marmara Üniversitesi Almanca Mütercim Tercümanlık Bölümü öğretim üyesi Derya Oğuz ve yine ilgili üniversitenin aynı bölümünde görev yapmakta olan Avusturya’da yatılı bir manastır okulunda eğitim görmüş Meltem Kılıç’ın yatılı okul deneyimleri ve bağlantılı olarak yatılı okul edebiyatıyla ilgili görüşleri üzerine gerçekleştirilmiştir. Soru: Ölü Ozanlar Derneği kitabında

S/sağır ve İşitme Engelli Çocuklara Yönelik İşaret Dili Çevirisi ve Edebiyat

Dergimizin bu bölümünde Hacettepe Üniversitesi Fransızca Mütercim Tercümanlık Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Ayşen Zeynep Oral ile S/sağır ve işitme engelli çocuklara yönelik işaret dili çevirisi üzerine röportaj gerçekleştirilmiştir. 7. sayımızdaki bu çalışmamız 5. sayımızdaki röportaj çalışmamızın devamı niteliğindedir. Soru: S/sağır ve işitme engelli çocuklara çeviri yapmanın, özellikle edebiyat bağlamında çeviri yapmanın zorlukları neler olabilir

Yatılı Okul ve Çocuğu Konu Alan Film ve Diziler

Nüseybe Hilal Zorlu “Yatılı Okul Edebiyatı” konulu bu sayımız için hazırladığımız çalışmada amacımız, yatılı okulların çocuklarımıza etkisine yönelik tümel bir bakış açısı edinmektir. Yatılı okullarla ve yatılılık kültürü ile ilgili dizi ve filmleri siz değerli okurlarımız için derledik. Görsellik, her zaman biraz daha akılda kalıcı olduğundan film ve diziler, yatılı okul kültürünü anlamak ve anlamlandırmak

Kırmızı El

“Beyler; her zaman olduğu gibi iyi geceler hikâyesinden korkan, tek başına gece nöbetini tutacaktır.” Peter Motzleitner, başını eğerek gözlüklerinin üzerinden baktı. Oğlanlar ve kızlar kamp ateşinin etrafında oturup birbirlerine her zamankinden daha fazla sokuldular. Kampın lideri memnuniyetle başını sallayarak okumaya başladı: “Bir zamanlar ıssız olan bir vadide tek başına, büyülü bir ev varmış. O gece,

Mia ve Korkak Tavşan

Mia aslında okula gitmeyi seven bir öğrenciydi fakat her nedense öğretmeni Bay Klauser’dan korkuyordu. Bay Klauser’in sesi o kadar gür ve yüksek ki Mia’ya bir şey söylediğinde veya tahtaya çağırdığında Mia her defasında korkudan olduğu yerde sinip kalıyordu. Bir gün Mia’nın abisi Max ona alaycı bir gülüşle “SEN bir korkak tavşansın!” dedi. Mia bunu duymaktan

Binbir Gecenin Şafağı

Miray Aksu Şehrazat, ebeveynlerini hiç tanımamıştı. Sadece bazı zamanlarda aniden burnuna dolan ballı kurabiye ve süt kokusunda zihni sanki kendisine çok eski bir anıyı anımsatıyor gibi hissediyor ve “sanırım annem de böyle kokuyordu” diye düşünüyordu; zira tarifi imkansız bir yakınlık hissediyordu bu kokuya. Aklı erdiğinden beri yuvası olarak kabul ettiği bu yurda henüz ayını doldurmamış

6. Sayımızda

Dergimiz bu yeni sayısıyla siz okurlarımız için özenle hazırlandı ve okunmaya hazır! Sözelti; çocuk ve gençlik edebiyatı alanında inceleme, araştırma, röportaj, tanıtım ve eleştiri yazılarını; çocuk ve gençlik öykülerini, şiirlerini konu alıyor. Çocuk ve gençlik edebiyatını bütün eyleyenleriyle ele almayı hedefleyen dergimiz; yazarların, akademisyenlerin, alan uzmanlarının, araştırmacıların, çevirmenlerin, editörlerin, çizerlerin ve bu alana gönül veren

Çeviri Çocuk Edebiyatında Savaş Teması: 1970’lerden Nadir Bir Örnek

Giriş Türkiye’de edebiyat tarihiyle ve çocuk edebiyatıyla ilgili başvuru kaynaklarında çocuk edebiyatının 1970’leri, sol eğilimli belli başlı yazarların ve eserlerinin zikredilmesiyle yüzeysel bir şekilde sunulur (Kaynardağ, 1983; Ciravoğlu, 1997; Yalçın ve Aytaş, 2016).[1] Oysa 1970’ler, içinde çeşitli bakış açılarını, fikirleri ve yol ayrımlarını barındıran, karmaşık bir olgu olarak sol kavramına ve bu çizginin farklı noktalarında

Savaş Konulu Çocuk Edebiyatı Eserlerinde Mekan Temsilleri

Yasemin Yılmaz Mekan, gerek zaman gerekse zihin tarafından kodlanan, anlamlandırılan ve sürekli dönüşüme sokulan bir varlıktır. Daha da ötesi Bachelard’ın poetikasında olduğu gibi sanat yapıtlarında estetik dil aracılığıyla yeniden yaratılan, düşünceye direnen bir hayalgücü ürünüdür. Bu yönüyle mekan fiziksel gerçekliğinin ötesine geçerek poetik bir tını yakalar. Ramazan Korkmaz’ın “algısal mekan” olarak adlandırdığı bu yeni mekan

Resimli Kitaplarda Ölüm ve Ölmek

Manuela Volz Ölüm diyor ki: “Sen hayatı sevmek için dünyaya geldin.” Wolf Erlbruch, Büyük Soru (2004) kitabından alıntıdır. Ölüm ve yas zamanlarında çocuklara nasıl yardım edileceği, korku ya da travmaya neden olmadan durumu açıklama ve çocuklara nasıl teselli sunulacağı sorusu muhtemelen çoğu toplumda tartışılmaktadır. Bu konuyu ele almak zordur çünkü sevdiklerinin ölümü ve ölmesi ilgili

Bitmesine İzin Verilmeyen Savaş: Açlık Oyunları Örneği

Suzan Deniz Militer bir olgu olarak bilinen savaş, aynı zamanda sosyal ve politik bir olgudur. Karşı taraftaki dış etmenlerin yanı sıra aynı zamanda içsel/yerel topluluklar karşısında savaşılan yapılar da savaşın tarafları olarak hareket etmeleri olasıdır. Michel Foucault’nun 1970’lerde üzerine seminerler verdiği biyopolitika olgusunun politik iktidarını tanımlayan yönetimsellik ve onun aygıtları, söz konusu yönetimselliğin kontrol ettiği

“Çizgili Pijamalı Çocuk” Üzerine Bir İnceleme: Kitap ve Film Karşılaştırması

Derya Oğuz İrlandalı genç yazar John Boyne’un 2006 yılında yayımlanan kitabı “Çizgili Pijamalı Çocuk” [1], her ne kadar kitap raflarında çocuk-gençlik kitapları arasında yer alsa da esasında kitlesi tartışılır bir Holokost[2] roman. Zira kitabın Türkçe çevirisinin arka kapağında “Bu kitabı okumaya başladığınızda dokuz yaşında bir çocukla yolculuğa çıkacaksınız (ama bu kitap dokuz yaşındakiler için değil)[3]”

Çocuklar İçin Metin Yazarlığına Uygulamalı Yaklaşım

Necdet Neydim Bir şey yazmak için yazacak bir şeyinizin olması gerekir. Yazma ve anlatma eylemi dünyanın en keyifli ama bir o kadar sorunlu bir alanıdır. Sözlü ya da yazılı bir şey anlatmaya kalktığınızda öncelikle farkına varılan şey neyi anlatacağınızdır. Anlatılacak olanı belirlemezseniz ve anlatmak istediğinizi sınırlamayı beceremezseniz anlatım bitmeyeceği gibi anlatılandan anlam çıkarma da sorun

Dijital Edebiyat

Bülent Yılmaz Süreç ve Tanım İnsanın, özgün yapısal olanakları arasında yer alan diliyle yaptığı sanatsal yaratım/üretim etkinliği olarak edebiyat da diğer alanlar gibi toplumsal değişim sürecinden doğrudan etkilenir. Kabaca, ekonomi, kültür, eğitim, politika, teknoloji, sanat vb. alanlardan oluşan toplumsal değişimin edebiyatı da çeşitli açılardan etkilediği edebiyat tarihi bağlamında rahatlıkla görülebilmektedir. Özellikle 1990’lar ile başlayan, halen

Kahraman Yolculuğu Bağlamında Oz Büyücüsü Masalı

Sibel Gürsoy “Masallar, çocukları uyutmak; yetişkinleri uyandırmak içindir.” Bu yazının amacı, “Oz Büyücüsü” adlı masalın Joseph Campbell tarafından geliştirilen monomit kuramı bağlamında incelemektir. Kitabın orijinal adı “The Wonderful Wizard of Oz” olup çevirmeni Volkan Yalçıntoklu’dur[1] ve “Oz Büyücüsü” olarak dilimize çevrilmiştir. Mitler üzerine yaptığı çalışmalarıyla tanınan Joseph John Campbell (26 Mart 1904 – 30 Ekim

Suspus Olmak Değil Gümbür Gümbür Gelmek

Beyza Karataş Düşünelim… Her zaman rengarenk midir çocuk kitapları? Ağaçlar, kuşlar, kediler, gülen, güldüren yüzler, sıcacık bir aile ve daha neler neler… Okuyup bitirdiğimizde “Yahu bu çocuk kitapları ne kadar tatlı anlatıyor bunları, resimler de çok güzel” deriz? Okul disiplini, doğa sevgisi, aileye sadakat, serüvenli bir yaz tatili…  Kitabı elimize aldığımızda metinden önce görseller çeker

Pinokyo’nun Dönüşü: İtalyan Çocuk Edebiyatında Bir Mitopyanın Yeniden Ele Alınması[1]

Matteo Maculotti, Lorenzo Innocenti Özet: Bu makalede, Carlo Collodi’nin başyapıtı, Pinokyo’nun Maceraları’nın (1883) çağdaş yorumları olarak ortaya çıkan bir dizi İtalyan çocuk kitabının eleştirel irdelenmesi sunulmaktadır. Pinokyo öyküsünün zengin bir uyarlama, devam ve yeniden yaratım geleneği üzerinden inşa edilen ve XXI. yüzyılın başlarında yayınlanan bazı kitaplar, özgün romanla, onun geleneğiyle, öyküde fark edilebilir anlamların çokluğuyla

Alman ve Portekiz gençlik romanlarında ‘Ergen Kimliği’ inşası: Benjamin Lebert’in Crazy ve Fátima Pombo’nun Rafa e as férias de Verão kitaplarına kültürlerötesi bir bakış

Maria Amélia Gonçalves da Cruz Universidade Católica de Lisboa Bu çalışmada, Benjamin Lebert’in Crazy kitabının ve Fátima Pombo’nun Rafa e as férias de Verão kitabının analizleri ile Alman ve Portekiz gençlik romanlarındaki “Ergenlik” kavramının kurgusal yapısını yansıtacağım. Bu gençlik romanlarının her ikisi de en mahrem tecrübelerini kendileriyle, başkalarıyla ve çevreleriyle nasıl deneyimlediklerini birinci ağızdan anlatan

Çocuk Yazını Çevirisine Bakış

Dergimizin bu bölümünde çocuk yazını ve çevirisi üzerine çeşitli araştırmalar ve projeler yürütmüş, akademik yayınlar yayımlamış olan Hacettepe Üniversitesi İngilizce Mütercim Tercümanlık Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Asalet Erten ile bir röportaj gerçekleştirilmiştir. Bu röportaj çalışmamızda çocuk yazınının çevirisi üzerine genel konulara değinilmeye çalışılmıştır. Soru: Çocuk yazını çevirisi üzerine genel bir bilgi verebilir misiniz? Bu

Çocuk ve Savaşı Konu Alan Filmler

Nüseybe Hilal Zorlu Çalışma, öncelikle ‘Savaş ve Çocuk’ konulu bu sayımızı görsel ve işitsel olarak desteklemek adına yapılmıştır. Savaş her ne kadar biz yetişkinlerde derin izler bıraksa da çocuklarda da travma veya aşılamayan kalıcı izler bırakabilmektedir. Bu yüzden çalışma biraz daha ‘empati’ duyumuzu harekete geçirmek ve bir nebze de olsa hissedilenleri/yaşananları şeffaf bir gözden görmek

Kirpi Okulu

Küçük kirpi geç kalıyordu. Karanlık çoktan dağılmış ve güneş ağaçların üstüne yansımıştı. Buchenhain’daki yatakhaneye yetişebilmesi için acele etmesi gerekiyordu. Aceleci bir şekilde yolun kenarındaki çimenlerin arasından fırladı ve neredeyse insanların ayaklarına takılıyordu. Tam zamanında durabildi ve sarı solucanotunun dalları altına saklandı. O ayaklar iki çocuğa aitti ve iki çocuğun sesleri de pek mutlu gelmiyordu. Bir

Küçük Mavi Kelebek ve Huzur

Hayvanların Barış Üzerine Öyküsü – Hayat kavga etmek için çok kısa Kelebek biraz dinlenmek ve sohbet etmek için arkadaşı sarı yonca çiçeğini görmeye gitmişti. “Neden insanlar sık sık birbirleriyle tartışıyor?” diye sordu küçük mavi kelebek sarı yonca çiçeğine. “Şu iki çocuğu dinle, birbirlerine ne kadar da kabalar!” Çiçek bu durumu onaylamıyormuşçasına bir sağa bir sola

5. Sayımızda

Dergimizin beşinci sayısı yayımlandı ve siz okurlarıyla buluşuyor! Sözelti; çocuk ve gençlik edebiyatı çerçevesinde inceleme, araştırma, röportaj, tanıtım ve eleştiri yazılarını; çocuk ve gençlik öykülerini, şiirlerini konu alıyor. Çocuk ve gençlik edebiyatını bütün eyleyenleriyle ele almayı hedefleyen dergimiz; yazarların, akademisyenlerin, alan uzmanlarının, araştırmacıların, çevirmenlerin, editörlerin, çizerlerin ve bu alana gönül veren kişilerin çalışmalarını barındırıyor. Beşinci

Çizgi Roman Üzerine

Rafael Carpintero Adlandırma Sorunsalı Çizgi roman, kolaylıkla ayırt edilebilen kültürel bir üründür. Herhangi bir okuyucu, çok uç ya da sorun yaratan örnekler karşısında şüpheye düşse de, çizgi roman gördüğünde genellikle onu başka türlerde basılmış eserlerden ayırabilir. Resimli bir kitap, çizgi roman değildir. Gazetede yer alan bir fıkra ya da karikatür de genellikle çizgi roman sayılmaz.

Çocuk Edebiyatında (Çeviri) Çizgi Roman Tartışmaları: “Çöplük Kitaplar” ve “Zararlı Yayınlar”

Büşra Yaman Giriş “İlkokulda haylazdım. Derste sürekli Volkan, Zagor, Mister No okuyordum… Derken bir gün öğretmenime yakalandım. Allahtan elimde Robin Hood romanı vardı. Allahtan diyorum çünkü elimde bir çizgi roman (pardon Teksas-Tommiks) yakalasa vay bana! Tokadı kodu mu fakir sümüğü gibi yapıştırırdı. Yine de kafama anahtarlığıyla iki üç defa vurup ‘salak’ dedi. Sonra annemi çağırıp

Manga Severler İçin Bir Giriş: Yumuşak Güç Kaynağı Olarak Tara-Çeviri Hareketleri

Zeynep Görgüler Bu çalışmada, yirmi birinci yüzyılda dijital iletişim ağlarının temel bileşenlerinden biri olan internetin, kökeni on yedinci yüzyıla dayanan geleneksel manga sanatını nasıl dönüştürdüğü gündeme taşınmaktadır. Bununla birlikte, ilgili araştırma kapsamında dünyada ve Türkiye’de dolaşıma sokulan tara-çeviri içeriklerinin[1] (dijital ağlarda yapılan manga çevirileri) üretilmesinde ve tüketilmesinde etkili olan ekonomik, kültürel ve toplumsal yapılara değinilmektedir[2].

Senin Adın İsimli Eserde Dikotomik Kimlik Temsilleri

Zeynep Kösteloğlu, Emine Sönmez, Hilal Epik Çocuk ve gençlik edebiyatında masallar ve hikâyelerin yanında çizgi romanlar ve onlardan uyarlanan filmler de önemli bir yere sahiptir. Japon kültüründen yapılan anime ve mangalar da çizgi roman ve animasyonun bir ürünüdür. Gerçek yaşamla fantastik yaşamı kurgulayarak okura ve izleyiciye geniş bir bakış açısı sağlar. Bu çalışmada çok yönlü

Miyazaki’nin Yürüyen Şatosu’nda Psikososyal Gelişim Kuramının İncelenmesi

Gizem E. Bulut Kalp Ağır Bir Yüktür[1] Anime, Japon sanatçılar tarafından oluşturulan animasyon filmleridir. Kaynağını Japon çizgi romanı olan mangalardan, Japon mitolojisinden ve geleneklerinden alan animeler olduğu gibi farklı kültürler de animelere kaynaklık edebilmektedir. Uyarlama animelerin senaryolarına, Japonların günlük yaşayışlarını yansıtacak eklemeler yapılır. İlk Japon animasyonu, 1907 yılında yapıldığı tahmin edilen Katsudo Sashin’dir (Şan Telci

Erken Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatı’nda Çocuk ve Çocukluk

Fatih İkiz Çocuk edebiyatının geçmişte edebiyat dizgesi içinde bağımsız bir alan mı yoksa aynı dizge içerisinde ikincil bir ürün mü olduğuna dair görüş ayrılıkları olmuş olsa da günümüzde edebiyat dizgesi içinde bağımsız bir alan olarak kendine yer edindiği tartışmasız bir gerçektir. Matbaanın icadı, coğrafi keşifler ve sonrasında günümüz devletlerinin temellerinin atıldığı modernite ile hayatımıza giren

Fantastiğin Politik ve Toplumsal İşlevi

Yasemin Yılmaz Batı edebiyat kanonunda klasik masalların değerini ve yazınsal nitelikleri açısından önemini reddetmeyen, bununla birlikte 19. yüzyıldan itibaren önem kazanmaya başlayan masalların yeniden yazım pratiklerini gerekli ve kaçınılmaz gören masal araştırmacısı ve folklör uzmanı John Zipes, gerek klasik gerek yeniden yazılan masallarda kullanılan fantastik öğelerin toplumsal ve politik bir işlevi olduğunu iddia eder. Fairy

Antropogonik Mitlerden Mitopoetik ve Ekokritik Bir Söyleme: The Swamp Thing

Melisa Ayşegül ÇAL                                                                                    “Eve geri dönmek diye bir şey yok.”                                                                               “Şimdi dehşet neredeyse evimiz de orası.” Dünya anlatılara, anlatılar bireye, bireyin kaderi ise dehşete yazgılı. Kişinin birey olma yolundaki yolculuğu evin terki ile başlamakta ve yaşamına dair iletileri yaratım süreci, tekrar ve tekrar bu yolculuk içerisinde kodlanmaktadır. Yazgının ağlarını başına bir bir

metin, poz, eski, kara kalem içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu

Çağdaş Çocuk Kültüründe Çizgi Roman, Manga ve Grafik Romanlar

Bernd Dolle-Weinkauff Neredeyse hiçbir popüler edebiyat türü, son otuz yılda çizgi roman kadar derin bir değişim geçirmemiştir. Bu değişim taleplerin biçiminin ve yöneliminin kökten ve sürekli değişimini değil, çizgi romanların hedef kitlesi ve izleyicileri tarafından ciddi değişikliklere yol açan bir değişimi kapsar. Bunun etkisiyle birlikte çocuk ve gençlik edebiyatında özel bir bakış açısı kazanılır. Yeni

Almanca ve Türkçe Çizgi Romanlar Alman ve Türk Yazınında Geçmişten Günümüze Karşılaştırmalı Çizgi Roman Tarihi

Hikmet Asutay Selma Akol Özet “Comics” kavramı, birbirini takip eden kısa grafik-çizim ya da resimlerle anlatılan, genellikle çizgi-öykü anlatılarından ortaya çıkmış bir kavramdır. Söz konusu bu kısa görselli öykü kutucuklarına “Comic Strips” ismi verilir. Sayısız mizahi dizinin yanı sıra siyasi, şiddeti yücelten ya da toplumsal içerikli her türden çizgi roman bulunmaktadır. Farklı konulara sahip olan

Elveda Sarı Tuğlalı Yol: Çocuk Edebiyatında Ev Mitolojisine Yönelik bir Meydan Okuma

Melissa B. Wilson, Kathy G. Short Özet Ev miti, çocuk edebiyatını yetişkin romanlarından farklı kılan öğedir (Wolf 1990). Nodelman ve Reimer (The Pleasures of Children’s Literature, 2003), “ev/kaçış/ev örüntüsünün, çocuk edebiyatında en yaygın olay örgüsü olduğunu, evini terk eden gençleri konu alan yetişkin kurgusunun ise genellikle çocuğun kalmayı seçmesiyle sonuçlandığını” belirtir. (s. 197-198). Amerika Birleşik

Öğrencilerin Gözünden Çağdaş Edebiyat

M. Isabelle HALL Meslek hayatım boyunca beni büyüleyen en büyük olay English Leaflet’in Ekim ayı sayısında çıkan ve Louise Rosenblatt tarafından yazılan ‘Başyapıtlar Arasındaki Çağdaş Eserler’ adlı makaleyi okumak oldu. Ergenlerin kitap okumasına yönelik olan bu müthiş yazıda dikkatimi en çok çeken ifade şu oldu: Ergenler tarafından ne tür kitapların okunması gerektiğine yönelik yapılacak doğru

Büyük Fetihler Vaat Eden Bir Mazoşizm: Peri Masalları ve Çocuk Edebiyatı Üzerine Simone de Beauvoir’ın Düşünceleri

Christine Shojaei Kawan Çocuk edebiyatı güçlü bir endoktrinasyon aracıdır. Ancak endoktrinasyonun kendisinin insanlar üzerindeki etkisi bakımından mutlak bir güce sahip olduğu söylenemez. Endoktrinasyondan neredeyse tamamen kaçmayı başarabilen kişilerden biri de Simone de Beauvoir olmuştur. Simone de Beauvoir, katı bir Katolik orta sınıf ailenin iki kızının büyüğü olarak Paris’te doğup büyüdü. Annesi tutkulu bir okur, babasıysa

S/sağır ve/ya İşitme Engelli Çocuklara Yönelik İşaret Dili Çevirisi: Selim’in Maceraları

Dergimizin bu bölümünde 2019 yılında “Ana Dili İşaret Dili Olan Çocukları Türkçe Çocuk Edebiyatı Yazarlarının Eserleriyle Buluşturmak İçin Pilot Proje” adlı çalışmada baş koordinatör ve yazar olarak Prof. Dr. Necdet Neydim; araştırmacı ve projenin pek çok sürecinde aktif görev alan Ayşe Şirin Okyayuz; projenin çeviri koordinatörü Berrak Fetahna Fırat ve yapıtların işaret dilinde anlatımını gerçekleştiren

Dolaptaki Canavar

Lena yatakta uzanırken bir anda oyuncak ayısına sıkıca sarıldı. Nefesini tutarak karanlığı dinlemeye koyuldu. Bir ses duymuştu. Bir şapırtı, bir höpürtü, bir lıkırtı ve bir de gurultu sesi. Dişsiz bir canavarın zehirli olan yeşil sarı salyalarını burnuna çekmesi gibi bir sesti bu. Lena’nın kalbi vahşi bir midilli sürüsü gibi atmaktaydı. Canavar, kesinlikle onun kalp atışlarını

Makarna Yerine Pizza

Kuzey aslında kavgacı bir çocuk değildi. Fakat 12 yaşında olduğu için bazen sinirlerine hakim olamıyordu. O zaman da önüne ne çıkarsa kırıp geçiyordu. Üstelik boyu sınıfındaki diğer çocuklardan daha kısaydı. Kuzey, sınıfın ona takmış olduğu lakabıyla “bücür” dü ve doktorların bile nedenini bilemediği ufaklıktaydı. Doktorların Kuzey’e büyüme hormonu vermeleri de fayda etmemişti. Kuzey’in annesi henüz

4. Sayımızda

Sözelti Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Dergimiz’in dördüncü sayısı siz kıymetli okurlarımız için yayımlandı! Bu sayımız 2021 Aralık ve 2022 Ocak ayı olarak karşımıza çıkıyor; böylece hem yılın son sayısı hem de gelecek yılın ilk sayısı olma özelliğini taşıyor. Dördüncü sayımızın dosya konusu “Fantastik ve Distopya” olarak sunuluyor. İçerisinde 6 özgün yazı, 3 makale çevirisi, 1

Distopya ve Gençlik Edebiyatının Kesişim Kümesindeki Dünya Antilop ve Flurya

Ferhan Öztürk Günümüzün yazarları ve okurları tarafından tercih edilen ve sevilen anlatı türlerinden olan Distopya’nın bu konuma ulaşmasında birçok önemli faktör vardır. Yazarlar açısından distopya henüz olmamış olanın seyrini deneyimleyebilecekleri bir uzam sağlamakla[1] beraber aynı zamanda bugünün dünyasını eleştirebilme imkanı[2] da sunmaktadır. Bu olanakların yanında çoğu zaman edebiyatın kendisinin de alt türleri üzerinden bir öğreticilik

Her Şey “Fantastik” Midir? Fantastik Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Türüne Yönelik Tanımlayıcı Yaklaşım

Manuela Volz Fantastik edebiyat türü, çocuk edebiyatındaki en popüler metin türlerinden biridir. Bu tür, fantastik anlatımın temel alındığı sayısız alt türe ve modele sahiptir. Ayrıca fantastik türün terminoloji ve diğer gerçek dışı metin türlerinden ayrılması sorunu söz konusudur, bu nedenle fantastik edebiyatın sınırlarını daha net bir şekilde çizmek ve terimleri netleştirmek için farklı türlere yönelik

Ütopya Yukarı, Distopya Aşağı

Sibel Gürsoy “Ütopyalar insanlığa sunulan bir düştür, Distopyalar ise bir karabasandır” Bu yazıda ütopya ve distopya kavramlarının genel çerçevesi çizilerek dijital oyunlardaki örneklendirmeleri üzerinde durulacaktır. Kökeni Yunanca “utopos” olan ve “olmayan yer, yok-ülke” anlamı taşıyan ütopya kelimesi, bahçe, ada ve yabanıl doğa imgeleri ile ifade edilmiş olup aslında yeryüzü cenneti demektir. İdeal toplum fikrinin yazılı

Fantastik Türde Şiirsel Bir Hikâye Olan The Gruffalo’nun Sessel Özellikleri Açısından Karşılaştırmalı Bir Çeviri Eleştirisi Denemesi

Fatma Yücel Dinç (İngiliz) Julia Donaldson tarafından yazılan (Alman) Axel Scheffler tarafından resimlenen the Gruffalo, ilk kez 1999 yılında Londra’daki Mcmillan Çocuk Kitapları tarafından yayımlanmıştır. Türkçeye ilk kez 2007 yılında Encore Yayınları’nın tescilli bir markası olan Popcore tarafından Tostoraman olarak çevrilmiştir. Kitabın ön kapağında “Türkçeleştiren: Yıldırım Türker” olarak çevirmene yer verilmiştir. Popcore Yayınları, ilk zamanlar

Sinemadan (?) Çeviri Çocuk Romanına Uzanan Dolambaçlı Bir Yolculuk

Büşra Yaman Giriş Tarih boyunca roman-sinema ilişkisinin birbirini besleyerek geliştiği yadsınamaz. Televizyonla birlikte edebiyat eserlerinin sinemaya uyarlanması ve bu uyarlamaların tüm dünyada yaygınlaşması günümüze kadar süregelen popüler bir etkinlik olmuştur. Basitçe ifade edilecek olursa, yazının görüntüye dönüştürülmesi çeviribilimin de ilgilendiği disiplinlerarası bir alanı ifade etmektedir. 1950’lerin sonunda Roman Jakobson (1959/2008: 62), çeviri çalışmaları için çizdiği

Roald Dahl’ın Charlie’nin Büyük Cam Asansörü Romanının Türkçe Çevirilerinin Yeniden Çeviri Varsayımı Çerçevesinde Karşılaştırmalı Çözümlemesi

Merve Hatipoğlu Özet Bu çalışma, Britanyalı yazar Roald Dahl’ın çocuk romanlarından Charlie and the Great Glass Elevator (Charlie’nin Büyük Cam Asansörü) kitabının iki Türkçe çevirisini (1991; 2005) “yeniden çeviri varsayımı” çerçevesinde karşılaştırılarak çözümlemektedir. Çözümleme ile ilgili örnekler sunulmadan önce çalışma kapsamında ele alınan bazı alt başlıklarla ilgili bilgi verilecektir. Öncelikle “yeniden çeviri varsayımı” ve yeniden

Distopya

Dr. phil. Jana Mikota Distopyalar, olumsuz ütopyalar veya anti-ütopyalar, Amerikalı yazar Suzanne Collins’in kaleme aldığı Açlık Oyunları adlı roman üçlemesinin yayımlanmasıyla birlikte müthiş bir artış gösterdi. Ancak çocuk ve gençlik edebiyatı araştırmalarının şimdiye kadar bu metinleri incelememiş olması daha da şaşırtıcı bir durum.[1] Açıklama Güncel gençlik edebiyatı distopyaları Huxley, Orwell, Bradbury ve Atwood’un klasik distopyalarına

Harry Potter ve Sıradanın Sıradışılığı

Roni Natov Harry Potter kitaplarını seviyorum çünkü onlar gerçek hayat gibi fakat gerçek hayattan daha ilgi çekici. —Melissa Stevens, 14 Harry gerçek bir çocuk gibi. Bir büyücü olmasını saymazsak! —Sarah McKenna, 101 Harry yolculuğuna 11 yaşında başlar ve bu yaş özellikle erkek çocukların, bilhassa İngiltere’de yaşayan erkek çocukların kendilerini yetişkin hayatına hazırlayacak “ciddi” işlerle uğraşmaya

Çocuk ve Gençlik Edebiyatında Metinlerarasılık

Dr. Andreas Wicke Metinlerarasılık, metin içinde başka metinlere atıfta bulunulması, gönderme yapılması veya onlardan alıntı yapılması yolu ile metinler arasında oluşan ilişkiyi tanımlar. Metinlerarasılık kuramının ve araştırmasının merkezinde, metinlerin arasında değinilen ortak konu ya da konular vardır. Çocuk ve gençlik edebiyatında 20. yüzyılın sonları ile 21. yüzyılın başlarında metinlerarasılık konusunun öneminin ciddi ölçüde arttığı ortaya

Almanya’daki Çocuk Kitabı Piyasasında “Fantastik” Türüne Dair Yenilikler: Barbara Rose’dan Das Bücherschloss – Das Geheimnis der magischen Bibliothek (2021)

Manuela Volz Barbara Rose tarafından kaleme alınan Das Bücherschloss – Das Geheimnis der magischen Bibliothek (Cilt 1) [Kitap Şatosu – Kütüphanenin Büyülü Sırrı] başlıklı yapıt, 2021 yılında Loewe Yayınevi tarafından basılmıştır. Bu kitap 8 yaş ve üstü tüm çocuklar için fantastik bir macera serisinin ilk cildidir. Kitap, babası Profesör Librum (adından anlaşıldığı gibi tam bir

Momotaro’nun Macerası

Yüzlerce yıl önce dürüst bir oduncu ve eşi birlikte yaşarmış. Oduncu, güzel bir sabahta çalı çırpı toplamak için budama bıçağını da alıp ormana, eşi de kirli çamaşırları yıkamak için dereye gitmiş. Oduncunun eşi, dereye vardığında akıntıya kapılmış bir şeftali görmüş. Oduncu eve döndüğünde yesin diye şeftaliyi dereden çıkarmış ve eve götürmüş. Eşi ormandan döndüğünde şeftaliyi

Prensesi Kurtarmak İsteyen Ejderha

Bir zamanlar dağların ötesindeki bir denizin kıyısında uzanan bir krallık vardı. Bu krallıkta farklı türden ejderhalar uyum ve huzur içinde yaşamaktaydı. Bazıları bu kadar çok farklı ejderha halkının birlikte yaşamasından dolayı zorluklar yaşanacağını düşünüyordu. Örneğin, güneyin ateş ejderhaları, yüksek kuzeyin buz ejderhalarıyla geçinemez ya da kanatsız ve ağır olan taş ejderhalarıyla, neredeyse hiç yere ayak

Alabalık Habercisi

Adım sizin için bir şey ifade etmeyecek. Ama benim profesyonel bir dalgıç olduğumu ve bu nedenle sık sık denizde çalıştığımı bilmeniz önemli. Geçen ay, denize pis suları akıtan yaklaşık on metre derinliğinde bir kanalizasyona daldım. Tam da kalın bir beton boruyu sabitlemek üzereydim ki boru aniden bacaklarımın üzerine yuvarlandı. Denizin dibi yumuşak bir çamur tabakasıyla

3. Sayımızda

Sözelti Dergisi, üçüncü sayısıyla kıymetli okuyucularımız için özenle hazırlandı ve sonunda yayımlandı! Çocuk ve gençlik edebiyatı alanına yeni bir soluk ve renk getiren dergimizin bu sayısı, “Çocuk ve gençlik edebiyatında mitoloji ve masal” başlıklı dosya konusu ile 7 araştırma yazısı, 4 makale çevirisi, 2 kitap tanıtımı ve 5 çeviri öykü ile zengin bir içeriği sizlere

Üç Masaldan Yola Çıkarak Anne Babaların Çocuklarına Davranışlarına Yönelik Söylem Çözümleme Denemesi

Necdet Neydim Hansel ve Gretel masalı, herkesin yeterince yiyecek ekmek bulabildiği yani herkesin karnını doyurabildiği bir aileden söz etmeyen bir masaldır. Çocuklarına, onları doyuracak bir lokma bile veremeyen ebeveyndir söz konusu olan. Bu durumda onları sevmeyi mi yoksa sizin açlığınızın nedeni olan o varlıkları yanınızdan uzaklaştırmayı mı tercih edersiniz? Anne ve babanın iç dünyasında bunun

1970’ler Türkiye’sinde Mitolojiyi Genç Okurlarla Buluşturan Bir Çeviri Girişimi

Büşra Yaman Bu yazıda 1970’lerin ikinci yarısında gençlere yönelik çeviri eserlerden oluşan üç kitaplık bir seri odağında ilgili dönemde Türkçe çocuk edebiyatı alanında genç okurlar için nasıl bir çeviri yayıncılığının yapıldığı üzerinde durulacaktır. Dilek Yayınevinin “efsane ve tarih serisi” adı altında 1975-1978 yılları arasında yayınladığı bu seri Truva ve Tahta Atın Öyküsü, Truva’dan Dönüş ve

Mitostan Logosa Anlatılar ve Mizojini

Şehnaz Helvacılar “Evren, atomlardan değil hikâyelerden oluşmuştur.” der Muriel Rukeyser, gerçekten, kolektif ve bireysel hikâyelerden meydana gelen insanın varoluşunu en iyi hikâyeler anlatır. Www.anitsayac.com verilerine göre 2008 yılında 66 kadın cinayeti saptanmışken 2021’in Ağustos ayının ilk günlerinde öldürülen kadın sayısı 216 ya ulaşmıştır. Elbette her sayının bir adı, her adın da sona erdirilmiş bir hikâyesi

Aphrodite ve Hephaistos’tan Günümüze: Güzel ve Çirkin’den Güzelliğin Mitine

Melisa Ayşegül Çal Güzel; insanlık tarihi boyunca dillerden düşmemiş, karşıt anlamının birlikteliğiyle vazgeçilmezliğini yüceltmiş; özellikle günümüzde, sosyal yaşamın en olmazsa olmaz niteliği haline gelmiştir. Güzel olmak, güzel olmayı arzulamak, kadim zamanlara ve anlatılara da konu olmuş; dijitalleşmenin yaşamlarımızın merkezi olduğu bu süreçte de popülaritesi belki de en yüksek kavram olarak karşımıza çıkmaktadır. Güzelin önlenemez yükselişi,

Güneşin Kanatları: Sîmurg

S. Zehra Akarvardar Koçak[1]  Mitolojinin sözlük anlamı, ilkel insanlar ve insanüstü varlıkların başlarından geçen masalsı olayların incelenip anlatılmasını konu edinen efsane bilimidir. Bu minvalde mitoloji konusunun insanlık tarihi kadar eski bir saha olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Yine bu tarihî süreç nedeniyledir ki mitolojiye dair birçok farklı tanım yapılagelmiştir. Ünlü filozof ve dinler tarihi uzmanı M.

Disneylileştirilen Masal Kahramanları: 3 Ünlü Masal Prensesinin Beyaz Perdede İlk Kez Boy Göstermesinin Üzerine Bir İnceleme

Merve Hatipoğlu 1923 yılında “Alice” karakteri ve onun maceralarını konu alan bir çizgi film serisiyle adını animasyon dünyasına duyuran Walt Disney, kardeşi Roy ile kurduğu Walt Disney Stüdyo şirketinde dört yıl boyunca bu karakterin maceralarını anlatır. Daha sonra izleyicisini yeni bir çizgi film karakteri olan “Şanslı Tavşan Oswald (Oswald the Lucky Rabbit)” ile tanıştırır. Distribütörünün

Yazarını Unutturan Kitaplar

Mustafa Tuncel Şu yazıya bir mezarlık metaforuyla başlamayı ben de gönülden onaylıyor değilim. Umutları hep diri, gözleri her daim ışıldayan okuru-yazarı, durup dururken, mezarlık sohbetine davet elbette çekici değil; gel gör ki bazı gerçekleri görebilmenin yolu oraları eşelemekten geçiyor. Edebiyat tarihi, öteki sanatlara göre çok daha geniş bir mezarlığa sahip görünüyor. Yazının insan yaşamına girmesiyle

Çocuk ve Gençlik Edebiyatında “Rüya” Motifi

Christoph Carsten Uyku sırasında gerçekleşen zihinsel aktiviteler bir dizi duyusal ile halüsinasyona dayalı algı deneyimine yansır ve uyanık bilincin kurallarını devre dışı bırakan bir deneyim biçimini ortaya koyar. Bunlar olasılıklar, nedensel mantık bağlantıları, rüyanın kontrol edilmesi gibi işlemekte olan durumlardır. Amaç artan duygusallığın, çağrışımsal düşünmenin ve çokanlamlı imgelemin yolunu açmaktır. Bu noktada bilinç sınırlı, iç

Çocuk ve Masal: Çocuk Edebiyatına Psikolojik Bakış Açısı

Özet – Bir varmış bir yokmuş… Sihirli pabuçlar, cüceler, cam tabutlar, ormanda yaşayan cadılar, kötü üvey anneler ve kuğu kanatlı prensesler gibi hepimizin mutlaka duyduğu ve hatta birlikte büyüdüğü popüler hikayeler tekrar tekrar anlatılır. Bu yüzden bu makalenin temel amacı, masalların kuramsal çıkarımlarının yanı sıra çocuğun duygusal gelişimi üzerindeki anlamını ve önemini tartışmaktır. Masallar her

Güzel Prensesler, Akıllı Kızlar ve Kötü Cadılar

Masallardaki Kadın Figürleri Barbara Gobrecht Bu araştırma, Grimm Kardeşler’in bilinen Çocuk ve Ev Masalları’nın örnekleri üzerinden tipik kadın figürleri ve rolleri ele almaktadır. Jacob Grimm ve Wilhelm Grimm kardeşlerin ilk masal kitabı 1812’de ilk kez, 1857’de ise 7. büyük ve kanonlaşmış baskısıyla son kez yayımlanmıştır. Grimm Masalları olarak ünlenen Çocuk ve Ev Masalları (Almanca: Kinder

Daima Genç Kalmak: Çocukluk, Masallar ve Felsefe

Marek Tesar The University of Auckland, Yeni Zelanda David W Kupferman University of Hawai‘i–West O‘ahu, ABD Sophia Rodriguez College of Charleston, ABD Sonja Arndt The University of Waikato, Yeni Zelanda Özet Masallar çocukluk dönemini şekillendirmede önemli bir rol oynar. Anlatılara dönüştürülerek resimli kitaplarda, filmlerde, öykülerde ortaya çıkan masallar, çocuk ve çocukluk kavramını ve yaklaşımını etkileyen

Dünya’da inecek var!

Işılay Schmidt Bilgisayarlar hayatımıza girdikten sonra ‘otizm’in ne olduğunu, belirtilerini ya da tam tanımını internet tarayıcıları aracılığıyla anında öğrenebilir hale geldik. Peki içinde yaşadığımız bu teknoloji tabanlı dünya bize ‘Otizmli olmak nasıl bir his?’ sorusunun yanıtını verebilir mi? Aslında kısmen evet. Şimdiye kadar yayınlanmış olan filmler, kitaplar ya da bloglar aracılığıyla dünyayı bir otizmli gözünden

Nutuk’un Çizgi Romanı Üzerine

Gökçe Akgül Çocukluğumun en mutlu anlarından bir liste oluşturacak olsaydım çizgi romanlarla geçirdiğim ve sevdiğim karakterleri çizdiğim anlar herhâlde üst sıralarda olurdu. Çocukluk yıllarımda duyduğum tüm merak ve hayranlığa rağmen çizerliği profesyonel olarak yaptığım ilk zamanlarda çizgi roman yazarak ve çizerek hayatımı kazanacağımı hiç düşünmemiştim. Ancak geçen yıllarla beraber çizgi roman üzerine üretmeye odaklanan bir

Köpek Balığı Hugo Hazine Peşinde

Köpek balığı Hugo, bir mercan resifinde yaşıyordu. Bu küçük resif köpek balığı, arka arkaya dizilmiş altı adet süt kutusu uzunluğundaydı. Tüm resif köpek balıkları, balık yerdi. Köpek balığı Hugo hariç… O, daha çok deniz hıyarlarını ve deniz çayırlarını tercih ederdi. Tüm resif köpek balıklarının üst yüzgeçlerinin ucunda beyaz bir leke vardı. Köpek balığı Hugo’nun yüzgecinin

Kırpık’ın Son Yazı

Kırpık, Pelin’den daha önce aileye katılmıştı. Pelin’in ailesi, Pelin’in annesinin kendisine hamile olduğunu ilk fark eden kişinin, siyah melez köpekleri olduğunu sık sık ona anlatırdı. “Annenin yanından hiç ayrılmamaya başlamıştı.” diye anlatırdı babası. Pelin doğduğundaysa Kırpık her gece küçük kızın odasının kapısının önünde uyumaya başlamıştı, küçük kız kendi kendine yemek yemeyi öğrenmeye başladığındaysa yere dökülen

Hatıra Çalısı

Karanlık ve büyük bir ormanın kuytu bir köşesinde bir cüce yaşardı. Doğayı çok seven bu cüce, zamanının büyük bir kısmını tarlada çalışarak geçirirdi. İnsanlara karşı biraz somurtkan davranırdı ve içine kapanık biriydi. Kulübesinin yakınında yaşayan biri yoktu ve az sayıda gezgin ona uğrardı. Günler böyle geçerken bir akşam tekli koltuğunda içi geçen cücenin kapısı, şiddetli

Dede Hasreti

Çocukların teselli hikayesi – Dede şimdi cennette olsa bile her zaman yakınınızdadır Dedesi ona “Işık teselli eder,” demişti. “Ve ben her zaman sana yakın olacağım. Bunu asla unutma!” Çocuk özellikle üzgünken ya da yalnız hissettiğinde, bu sözlere tutunurdu. Teselli, tavsiye veya yardım istediğinde ya da konuşmak istediğinde ise dedesine gidebiliyordu. Onu ilgilendiren, komik bulduğu veya

Hediye Edilen Mucize

Minnettar olmak adına çocuk öyküleri – yaşama şansı “Sana bir şey hediye edeceğim!” dedi çocuk, her günkü gibi evin önündeki bankta oturup öğleden sonraki hayatın olağan akışını izleyen yaşlı adama. Yaşlı adam biraz üzgün, yorgun ve bir hayli de düşünceli görünüyordu. “Sen bana bir şey mi hediye etmek istiyorsun?” diye sordu. Ardından çocuğa gülümseyerek attığı

2. Sayımızda

Sözelti’nin ikinci sayısı yayında ve siz okurlarımızla buluşmaya hazır! Dergimiz çocuk ve gençlik edebiyatına dair inceleme, araştırma, tanıtım ve eleştiri yazılarını; çocuk ve gençlik öykülerini, şiirlerini içeriyor. Çocuk ve gençlik edebiyatını bütün eyleyenleriyle değerlendirmeyi hedefleyen Sözelti; yazarların, akademisyenlerin, araştırmacıların, çevirmenlerin, editörlerin ve çizerlerin çalışmalarını ele alıyor. Bu sayımızda ilkinden farklı olarak bir dosya konusu da

Peter Pan’ın izinde Bilge Bebekten Bilge Ergesele

Talat Parman Giriş Dünya çocuk edebiyatının baş yapıtlarından biri olarak kabul edilen Peter Pan, önce 1904’de bir tiyatro yapıtı olarak seyirciyle buluştu ve sonra 1911’de kitap olarak yayımlandı. Çocuk ruhsallığıyla ilgili çok önemli konulara değinen ve her yönüyle zengin çağrışımlar içeren bu önemli yapıt psikanalistlerin elbette ilgisini çekecekti. Uluslararası Elektronik Psikanaliz Arşivi (PEP) tarandığında 276

Eşik Romanı Bağlamında Psikoloji ve Edebiyat

Ferhan Öztürk Edebiyat üzerinden hayatı anlamaya çalışmak hem işlevselliği hem de kattığı zenginlik açısından oldukça verimli bir uzam sunar. Edebiyatın insanı anlamaya dair etkili bir araç oluşunda psikoloji biliminin de önemli bir payı vardır zira ruhbilimini kendine katarak insanın bilinç ve bilinçdışı katmanlarındaki seyrine okuyucuyu da yoldaş kılar. Modern zamanların psikoloji biliminde önemli bir yer

Çocuk ve Günlük: Jim Smith’in Barry Loser I am not a loser Kitabı Üzerine

Asalet Erten Özet Günlük çocuk edebiyatında kullanılan metin türlerinden biridir. Yaşanılanlara ışık tutmaktadır. Yazılmaları için pek çok neden vardır. Yazma alışkanlığından doğan bir istek olabileceği gibi, günü geleceğe taşıma ya da kişinin kendisiyle dertleşmesi olabilir. Okullarda günlük tutulması ödev olarak bile verilebilir. Anlaşıldığı üzere günlük hafife alınacak bir tür değildir. Hatta günümüzde popüler olan çok

Dijital Nesil: Madalyonun Diğer Yüzü

Oktay Atik İletişim insanlık tarihinin her döneminde kendini bir ihtiyaç olarak göstermiştir ve insanlar da bu ihtiyacını gidermek için dumanla haberleşmeden başlayan ve bugün çok farklı biçimlerine kadar uzanan iletişim modellerini kullanagelmektedirler. İletinin hedefi olmayan belirsiz bir kitleye radyo, televizyon ve gazete gibi kitle iletişim araçlarıyla aktarılması anlamına gelen kitle iletişiminde medya araçları aracı rolünü

Çeviri Çocuk Edebiyatı Eserlerinde Yerelleştirmenin Metnin Okunurluk Düzeyine Etkisi Üzerine Bir Araştırma

Nurdan MARAL[1] Özet Çocukluk döneminde çocuklara sunulan kitaplar, okuma alışkanlığı kazanmasında önemli bir yere sahiptir. Çocukların hem içerik hem de dil unsurları açısından yaşlarına uygun, hayal güçlerini destekleyen kitaplarla buluşmasıyla kurulan bağ iyi bir okuma alışkanlığına sahip bir nesil yaratabilir. Çocuk edebiyatının, hedef kitlesi olan çocukları eğlendirmeyi ve hayatı öğrenmeye yardımcı olmayı amaçladığı söylenebilir. Bu

1970’ler Türkiye’sinde Çocuk Okur Olmak-2

Büşra Yaman 1970’ler Türkiye’sinde çocuk okurların izini çocuk edebiyatı piyasası üzerinden sürme girişimine[1] 1970’lerde “çocuk” olanların çocukluk anılarını inceleyerek devam edeceğim. “Çocuk kimdir?” ön sorusunun yanıtı modern anlamda “0-18 yaş arası” olarak verildiğinde “ergen edebiyatı”, “gençlik edebiyatı”, “okul öncesi”, “genç kız edebiyatı” kavramlarının göz ardı edildiği görünümü ortaya çıkar. Bu göz ardı ediş, gerek alandaki

“Kırmızı Başlıklı Kız Ağlıyor” Adlı Gençlik Romanında Bir Genç Kızın Sessiz Çığlıkları

Ayşen Atabey Gençlik edebiyatındaki Kırmızı Başlıklı Kız Ağlıyor adlı yapıt, bir genç kızın cinsel istismar sonucu yaşadığı duygusal tükenmişliği konu almaktadır. Roman Beate Teresa Hanika tarafından kaleme alınmış ve 2009 yılında yayımlanmıştır. Yazar Kırmızı Başlıklı Kız Ağlıyor adlı romanıyla Almanya’da birçok edebiyat dalında başarı ödülüne layık görülmüştür. Romanın baş kahramanı Malvina’dır ve roman yalnızca cinsel

Gençlik Edebiyatında Korku

‘Kırmızı Başlıklı Kız Ağlıyor’ İsimli Roman Üzerinden Bir Vaka İncelemesi Eva CIEŚLAROVÁ Özet Yazar, Beate Teresa Hanika’nın ilk romanı “Kırmızı Başlıklı Kız Ağlıyor”u örnek olarak kullanıp temel bir duygu olan korkunun gençlik edebiyatında nasıl ortaya konulduğunu göstermektedir. Makale, hem söz konusu duygunun açıkça tasvir edilişi hem de dilin çeşitli düzeylerinde temel motif olarak, biçimlerini sunmaktadır.

Gençlik Edebiyatı Alanında Çeviri – Kültürlerarası Diyaloğun Vazgeçilmez Bir Parçası

Maria Amélia Cruz Çeviri –özellikle edebi metinlerin çevirisi– günümüzde giderek daha çok tercih edilen bir arabuluculuk nesnesi ve toplumlar arası iletişimi sağlamlaştıran bir temel olarak görülmektedir: Kitapları çevirmek önemlidir çünkü çeviri toplumlar arası iletişime hizmet eder, çünkü çevirmenlerin çalışmaları sayesinde yabancı kültür çevreleriyle tanışırız, çünkü ufkumuz genişler, çünkü edebiyatımız yenilik ve yabancılık olmadan çok daha

Riskli İş: Çocuk Edebiyatı Eleştirisinde Çocuklardan Söz Etmek

Marah Guba Son otuz yıldır yapılan çocuk edebiyatı çalışmalarının bize öğrettiği bir şey varsa, o da çocuklardan söz etmenin çok riskli bir iş olduğudur. Ancak bu makalede, bu riskten kaçınmanın bir yolu olmadığı görüşünü savunacağım: çocuk edebiyatı eleştirmenleri, bu konuda herhangi bir şey söylemenin veya bilmenin “imkansız” olduğunu düşünenlerimiz bile, itiraf etsek de etmesek de,

Ölümsüz Aile

Deniz Ungan “Ölümsüzlük”, bugün sadece edebiyatta değil, sanatın hemen her dalında karşımıza çıkmış ve çıkmaya da devam edecek bir kavram… Onu, teknoloji, imkânlar, düşünceler değiştikçe, filmlerde, romanlarda ve sahne sanatlarında daha çok konuşuyor olacağız.            Ölümlü olmak, yeryüzündeki tüm canlılar için vardır ve aslında temelinde dünyada olduğumuz süre içindeki canlılığı barındırır. Ünlü Alman filozof Georg Wilhelm

Boş Boğaz ile Çirkin Kız

Ocak ayında bir Perşembe öğleden sonra geldiler Matt Donaghy’yi götürmeye. Westchester’daki Rocky River Lisesi’nin 220 no’lu sınıfına beşinci derste Matt etütteyken girdiler. Matt üç arkadaşıyla -Russ, Stacey ve Skeet- sınıfın arka tarafında sıraları daire biçiminde birleştirmiş alçak sesle, kendisinin Edgar Allen Poe’nun bir kısa öyküsünden uyarladığı tek perdelik oyun üzerinde çalışıyordu; dördü okul çıkışında Tiyatro Kulübü’nde kulüp üyelerine ve danışman öğretmenleri Bay Weinberg’e William Wilson: Bir Kimlik Yanlışı oyununu okuyacaklardı. Rastlantı bu ya, Rocky River Lisesi’nde İngilizce

Joyce Carol Oates’tan Boşboğaz ve Çirkin Kız

Derleyen: Alev Bulut (1938 doğumlu Joyce Carol Oates roman, öykü, şiir, deneme, tiyatro, eleştiri alanlarında çok üretken bir Amerikalı yazardır. Eserleri birçok dile çevrilmiş olup pek çok ödül almış, Nobel edebiyat ödülü aday adayı olmuştur. İlk gençlik çağına yönelik romanları külliyatında önemli bir yer tutar. Bu sayıda aşağıdaki tanıtım metninin ardından Boşboğaz ve Çirkin Kız

Dört Göz

Anya alnını cama dayamış, çocuk odasının penceresinden dışarıya bakıyordu. Gözlerini, yavaşça aşağı doğru süzülen kar taneciklerine dikmişti. Kar taneleri lapa lapa, bembeyaz ve oynaşarak yere süzülüyordu. Küçük arka bahçelerindeki çam ağaçları, sanki ince bir pudra şekeri tabakasıyla örtülmüştü. Çimenler ve bahçeyi çevreleyen çıplak çitler de bundan nasibini almıştı. Bahçeleri parlak gün ışığında o kadar güzel

Sihirli Anahtar

            Bu cuma günü de tıpkı diğer okul günlerinde olduğu gibi, Mösyö Marcel kızı Paula ile asansöre bindi. Beşinci kattan doğruca arabasını park ettiği otoparka indiler. Mösyö Marcel sadece yedi adımda arabasına vardı ve her zamanki el hareketiyle arabanın kapısını açtı. Ancak bugün arabanın kapısını açarken birden ÇAT! diye gelen bir sesten sonra anahtar kırıldı.

Bay Kırmızı’nın Sihirli Küresi

Bay Kırmızı, tüm balıklar gibi bir balıktı. Sabahları hep erken kalkar ve işe gitmeden önce kahvaltısını yapardı. Gece saat 10’a kadar televizyon izler, yosun çayını içer ve ardından uyurdu. Bir cumartesi sabahı rutin hayatından biraz uzaklaşmak için evcil hayvan edinmeye karar verdi. Evinin hemen köşesindeki evcil hayvan dükkânına gitti. Yaşlı bir Japon Balığı olan yumuşak

Çöp Kutusu Meraklısı

Koleksiyoncu ailesinde, koleksiyonculuk nesilden nesle aktarılan bir gelenekti. Ailenin büyük büyük babası Hayri Koleksiyoncu, hayatı boyunca yüzlerce tablo biriktirmişti ve biriktirdiği tablolar şimdi onun ismini alan bir vakıfta sergileniyordu. Hilmi Koleksiyoncu adındaki dedelerinin ise egzotik böcekleri beslemeye karşı bir tutkusu vardı. Her gün (pazartesi günleri hariç) dedesi tarafından miras olarak bırakılan bu egzotik böcek kalıntıları,

Yolunu Kaybeden Güneş

Geçmişte, bir ülkenin üstünde sıcak ve altın renginde bir Güneş yaşardı. Bu Güneş’in de sıcacık ve altın renginde bir Güneş çocuğu vardı. Küçük Güneş’in adı Lambis’di ve her zaman sevinçle parlardı. Onun sayesinde herkes mutlu olur ve iyi vakit geçirirdi. Ta ki bir sorun olana kadar… Küçük Güneş, ufuk noktaları ve coğrafya derslerini hiç sevmezdi.

Hayat Korkutmaz Beni

Maya Angelou Duvarlar gölgeler Salonda sesler Hayat korkutmaz beni hiç Kötü köpekler havlıyor gürültüyle Büyük hayaletler bulutların içinde Hayat korkutmaz beni hiç Yoksul ihtiyar anne ördek Aslanlar başıboş gevşek Onlar korkutmaz beni hiç Ateş püsküren ejderhalar İşte karşımdalar Bu korkutmaz beni hiç Hayalet gibi giderim Onları titretirim Kendi kendime eğlenirim Onlar kaçarken seyrederim Ağlamayacağım Onları

Sözelti Yola Çıkarken

Tam on yıl önce başlamış bir sevdaydı çocuk ve gençlik edebiyatı alanında bir dergi çıkarmak.  Popüler bilimsel bir dergi olsun diye düşledik durduk. Bu dergi çalışmasının hem edebiyat hem de inceleme, özellikle eleştiri ve araştırma içermesi de önemliydi. Açık söylemek gerekirse böyle bir dergi yoktu ve bu boşluk uzun yıllardır doldurulamadı. Var olan dergiler tanıtım

1. Sayımızda

Çocuk ve gençlik edebiyatına dair inceleme, araştırma ve eleştiri yazılarını; çocuk ve gençlik öykülerini barındıran dergimiz ilk sayısıyla siz değerli okurlarımızla buluşmaya hazır. Aynı zamanda çocuk ve gençlik edebiyatını bütün alanları ve eyleyenleriyle değerlendirmeyi hedefleyen dergimiz, çocuk edebiyatı yazarlarının, akademisyenlerin, çevirmenlerin, editörlerin ve çizerlerin görüşlerine yer veriyor. Çocuk gerçekliğinden başlayarak cinsiyet eşitliği, çocuk yazını, resimli

Astrid Lindgren’in Pippi Uzunçorap Romanına Çocuk Gerçekliği ve Cinsiyet Eşitliği Açısından Bakış

Necdet Neydim Astrid Lindgren Pippi Uzunçorap romanını kızının onuncu yaş günü armağanı olması için yazdı. Ama kitap daha sonra ona büyük bir ün sağladığı gibi edebiyat dünyasına öncü bir roman ve roman kahramanı armağan etti. Lindgren 1907 de  İsveç’in Vimmerbery kentinde doğdu. İlk öyküsü 1940 ta, 1945 te de ünlü kitabı Pippi Uzunçorap yayımlanmış oldu.

Çocuk Yazını Ve Çevirisi

Asalet Erten Özet Çocuk yazını ve çevirisi, kuramları, yayıncılığı, pazarlaması, eğitimi ve eleştirisi olan bir özel alandır. Çocuk kitabı yazmak kolay gibi görünse de öyle değildir. ‘Çocuğa görelik’ kavramı çocuk kitaplarının özünü teşkil eder. ‘Yetişkin-çocuk’ çift okur kitlesine hitap etmesinden dolayı yetişkin yazınından ayrılır. Göz ardı edilmemesi gereken bir başka nokta da zamanımız çocuk okurlarını

Çocuk Edebiyatında Çocuk Gerçekliği

Erkan Çer Çocuk edebiyatının öznesi “çocuk” olduğuna göre, kekemeliğini gidermek için uzun zaman ağzına çakıl taşı koyarak konuşan ve sonunda söz söyleme ustadına dönüşen Demosthenes gibi, çocuk edebiyatı yazarlarının da sürekli olarak yapıtlarında çocuğun kendisini öncelemesi gerekir. Başka bir söyleyişle, çocuk kitaplarının içerik, tasarım ve eğitsel özelliklerinin hedef kitlenin düzeyine uygun olması beklenir. Çocuk edebiyatı

1970’ler Türkiye’sinde Çocuk Okur Olmak

Büşra Yaman Anadolu’da gezici kütüphane (Kaynak: Pinterest) Çocuk okuryazarlığının izini sürerken aklımıza gelebilecek ilk kaynaklardan biri eğitime dair istatistiklerdir. 1970’ler genel itibariyle çocuk nüfusunun genel nüfusun neredeyse yarısını oluşturduğu, çocuk nüfusunun ağırlıklı olarak kırsal bölgelerde yaşadığı ve ülke çapında okullaşma oranının artırılmaya çalışıldığı bir on yıla tekabül eder. Bu dönemde 5 yıllık ilkokul eğitimi zorunlu

Bilim İnsanlarının Aradığı İksir Gizli Bahçe’de Mi Saklı?

Ali Ölmez Mavi gezegen olarak nitelendirilen Dünya’da, nefes alıp yarınlara uyanabilmeye imkân tanıyan mucizevi ve muazzam bir yaratılışın eseri olan doğa, insanoğlunun vazgeçilmez bir parçasıdır. Doğada var olan flora ve faunaya ait her türlü biyoçeşitlilik, insanın hayatta kalabilmesini borçlu olduğu eşsiz canlılardır. Onlarsız bir hayatın mümkün olamayacağı gerçeği, insanların soylarını devam ettirebilmesi için onlara duyduğu

Resimli Çocuk Edebiyatında Doğru Bildiğimiz Yanlışlar

Nurgül Şenefe Çocukken kitap okumaktan çok hoşlanmadığımı sanırdım, ta ki doğru kitap elime geçene kadar… Bir çocuk, okuma sevgisini ve alışkanlığını gerçekten okuma yazma öğrendikten sonra mı kazanır? Elbette hayır! Çocuğun okuma sevgisi ve alışkanlığı, okul öncesi dönemde başlar. Çocuğun dünyaya geldiği andan itibaren her ayına ve yaşına uygun formatta olan kitaplarla başlayan bu yolculukta,

“Gökyüzü Ne Kadar Yüksek?” Kitabının A. J. Greimas’ın Göstergebilimsel Çözümlemesi ile İncelenmesi

Duygu Aydın Gönül Duyuşsal, bilişsel, dilsel, sanatsal ve kişilik gibi çocuğun çok yönlü gelişimine katkı sağlayan çocuk edebiyatı,  çocuğun gelişimsel özellikleri ve edebiyatın nitelikleri gözetilerek oluşturulan ürünleri kapsamaktadır. Bu sebeple çocuk edebiyatı metinlerinin de yazınsal metinlerin; çokanlamlılık, örtük ileti içerme, estetik bütünlük gibi temel özelliklerini taşımaları beklenmektedir. (Sever, 2000, s. 41; Dilidüzgün, 2000, s. 256;

Çocuk ve Gençlik Edebiyatında “Anlatıcılıktan Youtuberlığa” Bir Dönüşümün Kıyısında

Melisa Ayşegül Çal Yağan karın sükûneti ölümün sessizliğiyle birleşince zaman mefhumu tamamen ortadan kalkmakta, sonsuz sessizlik bireyi her bir zerresiyle sarıp sarmalamaktadır. Zamanın hiçbir formunun var olmaması ya da dönüşüme uğramış zamansal ve mekânsal uzamın birbiriyle sonsuz döngü içerisinde bir harmoni oluşturması; ya ebedi bir istirahatte ya da edebi kurguda mümkün olmaktadır. Edebiyat ve ölümü

Türkiye’de Gençlik Edebiyatı ve Distopik Gençlik Romanları

Meltem Kılıç Çocuk ve gençlik edebiyatı, birçok ülkede ilgi gören ve sıkça ele alınan bir alan olsa da Türkiye’de ancak 1990 sonrası dönemde önem kazanmaya başlamıştır. Çocuk edebiyatı üzerine yapılan araştırmalar, gelişme gösterirken gençlik edebiyatı üzerine yapılan çalışmalar, yeterli düzeye ulaşmamıştır. Oysa gençlik edebiyatının gelişimi de en az çocuk edebiyatının gelişimi kadar önemlidir.             Henüz

Çocuk Edebiyatı ve Çeviri

Cecilia Alvstad Bir metin türünü değil de hedef okurun çocuklar olduğunu vurguladığından bazı araştırmacılar “Çocuklar için Çeviri” ya da “Çocuklar için Çeviri Yapmak” gibi isimler kullansa da bu çalışma alanı için hâkim olarak kullanılan isim “Çocuk Edebiyatı Çevirisi”dir. Çocuk edebiyatı çevirisini diğer alanlardan ayıran bir dizi özellik vardır. Bu özellikler arasında araştırmacıların en çok üzerinde

Sürdürülebilirlik ve Çevre Eğitiminde Önemli bir Araç Olarak Çocuk Edebiyatı

Lea BaratzHanna Abu Hazeira Özet Çocuk edebiyatı, edebiyat ve toplum arasında etkili bir bağlantının mümkün olması halinde, bunun öncelikle ve kendiliğinden çocuk edebiyatında ortaya çıkacağı düşüncesine dayanan bir yaklaşımla, önsezi temelli olarak kullanılır ve sınıflandırılır. Çocuk edebiyatı çoğunlukla amaç odaklıdır ve hedefleri arasında sosyokültürel değerlerin asimilasyonu vardır. Eğitim fakültelerinde çocuk edebiyatı üzerinde yapılmış çalışmaların süresi

Ölüm

Alina Behrend Ölüm, ölüm korkusunu ve büyüleyici etkiyi aynı anda doğurur. Ölümün kaçınılmazlığı ve kesinliği ile ölüm zamanının ve şeklinin belirsizliği korkuya neden olur. İnsanın ölümle ilişkisini şekillendiren pek çok kültürel, sosyal, dini ve mitolojik kavram; teoriler ve gelenekler büyüleyici bir etkiye yol açar. Ölümü ele almanın merkezinde yaşamın ve ölümün anlamı, ölümden sonra olası

Gizli Bahçe: COVID-19 Sürecinde İyileşilebilecek Yer

Tiffani Angus[1] Frances Hodgson Burnett’in 1911 tarihli çocuk kitabı Gizli Bahçe, bir kez daha sinemaya uyarlanmıştır. Eleştirmenler, iyileştirme gücüyle ilgili olan filmin tam zamanında ortaya çıktığını söylemektedir. The Telegraph ise söz konusu filmi “mucizevi COVID panzehiri” olarak nitelendirmektedir. Kitabın daha önceki film versiyonları 1919, 1949 ve 1993 yıllarında yapılmıştır. Ne var ki, yapılan uyarlamalardan bu

Tüm Zamanların En İyi 10 Fantastik Gençlik Edebiyatı Eseri

Her ne kadar öğretmenleriniz size Moby-Dick veya Büyük Umutlar gibi klasikleri okutmuş olsa da, kalbinize en çok dokunan kitapların çoğu gençlik yıllarınızda okuduklarınızdır. Yeşilin Kızı Anne’deki kandırıkçı Anne Shirley ile ilk karşılaşmasını kim unutabilir? Yahut Harry, Hermione ve Ron’la geçen yılları? Yahut Açlık Oyunları’nı uluslararası bir hadise haline getiren çığır açan, göz alıcı sahneleri? Neyse

Renate Welsh’in Yapıtlarında Genç Kız ve Kadın Figürlerinin İncelenmesi

Réka Dankó-Kovács Avusturyalı yazar Renate Welsh, önceki dönemlere ait masallara özgü çocukların dünyasındaki idilleri çözümleyerek ve sosyal etkileri yazmaya başlayarak, 70’li yıllarda çocuk ve gençlik edebiyatı alanında esaslı dönüşüm sağlayan yazarların önemli temsilcilerinden biri olmuştur. Yazar, Geschichten Hinter den Geschichten [Hikâyelerin Ardındaki Hikâyeler] başlıklı otobiyografik yapıtında, yeni edebiyatın nasıl olması gerektiğini şu sözlerle açıklar: “Edebiyat

“A Christmas Carol” Adlı Eserin Türkçe Uyarlamasının Çocuğa Görelik Bağlamında İncelenmesi

İrem Tunay[*] Özet Bu çalışmada, Charles Dickens’ın yazmış olduğu “A Christmas Carol” isimli uzun öykünün çocuklar için yapılan uyarlaması ele alınmıştır. Kitabı incelemeye başlamadan önce, kitabın yazarı ve yazarın yaşadığı dönem hakkında kısaca bilgi verilmiştir. Yazarın kitabı yazma amacı ve hitap etmek istediği kitle tespit edilmiştir. Ardından kitabın küçük okuyucu için uyarlanmış “Tuhaf Bir Yılbaşı

Küçük bir kız, kurtları yemeye başlarsa…

Tülin Sadıkoğlu Kırmızı Başlıklı Kız, hepimizin neredeyse ezbere bildiği klasik bir masal. On, on beş yıl öncesine kadar da çocuklara masal olarak okunur ya da anlatılırdı. Ancak son yıllarda, klasik masalların çocuklar için yazılmadığı, hatta çocuklara okunmaması gerektiği tartışmaları yapılmaya başlandı. Yüzyıllar önce, sözlü gelenekte ortaya çıkan, nesilden nesile aktarılırken ve daha sonra yazıya geçirilirken

Eğlenceli Bir Gün

O gece Miray, yaşananları günlüğüne kaydetti. Bu elektronik günlüğün 17 Mayıs 2155 tarihli sayfasında şöyle yazıyordu: “Tolga, bugün gerçek bir kitap buldu!” Tolga’nın bulduğu kitap, çok eski bir kitaptı. Bir gün Miray’ın dedesi, ona tüm hikâyelerin kâğıtlara basıldığı bir dönem olduğundan bahsetmişti. Hatta insanlar, hikâyeleri okumak için tuhaf bir şekilde sararmış sayfaları çevirirmiş. Miray’ın dedesi

Androclus ve Aslan

Bir zamanlar Roma’da adı Androclus olan fakir bir köle yaşardı. Bu kölenin efendisi o kadar zalim bir adamdı ki ona hep acımasızca davranırdı. Androclus bu eziyetlere daha fazla dayanamayarak en sonunda çareyi kaçmakta buldu. Günlerce vahşi bir ormanda saklanan Androclus, etrafta yiyecek bir şey bulamayınca zayıflamaya başladı. Bir süre sonra öyle zayıf ve hasta hale

Okumak Aptalca Değildir

Meryem, içli bir sesle: “Sizinle oyun oynayamam.” dedi. Elini alnına götürerek ekledi:  “Biraz ateşim var.” Kitabını eline almış çimlere oturuyordu, bir yandan da sayfalara göz gezdiriyordu. Arkadaşları homurdanmaya başladı çünkü Meryem olmadan oyun oynamak o kadar da eğlenceli olmuyordu. Mahir: “Dün de karnın ağrıdığı için oyun oynamadın.” dedi. “İki gün önce de kolundaki morluklar yüzünden…”

Bit Pazarı

Ece, eski hafıza oyununu kolilerden birinin içine koyarken kardeşine: “Bit pazarının ismi, neden bit pazarı?” diye sordu. Efe, sırıtarak:  “Sen dua et, pire pazarı değil. Yoksa yine pirelenirdin!” dedi ve oyuncak arabalarını büyük bir kolinin içine yerleştirmeye başladı. Ece: “Sen de pirelenmiştin!” diye bağırdı ve dilini çıkardı. Efe de kız kardeşine: “Hiç de bile! Bende

Kuzucuğun Büyük Macerası

Kuzucuk, bu günlerde çok sıkılıyordu. Aslında o, küçük bir kuzu değildi artık; ona yetişkin demek de doğru olmazdı. Onun boyu, ne anne-babasını geçmişti ne de arkadaşlarından uzundu. Kuzucuk, yaşıtlarının ne yaptığıyla hiç ilgilenmiyordu. Arkadaşları çayırda koşar ve ot yerdi; bazen de birbirleriyle kovalamaca oynar, bağırıp çağırırlardı. Bütün bunlar onun için çok sıkıcı şeylerdi. Ötekiler böyle

Kurt ve Üç Kuzucuk

Günlerden bir gün, Anne Kuzu; Pamela, Sonia ve Zazie isimli üç kuzucuğuna: “Yavrularım! Evden ayrılmak için yeterince büyüdünüz. Yaz geldi, havalar ısındı; artık her birinizin kendi evini yapma zamanı geldi.” dedi. Sonra sözlerine şöyle devam etti: “Küçük evlerinizi, ormanın yanında bulunan küçük çayıra yan yana yapabilirsiniz. Aranızda anlaşmazlık olmaması için üç evin içi de aynı

Oyuncak Evi

Yılbaşından bir gece önce şehrin sokakları cıvıl cıvıldı. Herkes aceleyle yılbaşı hediyelerini alıp soğuktan kaçarak evlerine varmaya çalışıyordu. Akşam olduğunda Anna sanki soğuktan buz tutmuş gibiydi. Güzel bir mutfağı ve dört odası olan bir evde tek başına yaşayan Anna, evine gelir gelmez panjurları indirmek için oturma odasına yöneldi. Bunu, her zaman ışıkları açmadan önce yapardı.

İki Kez Sarı Işık

Her zamanki gibi bir okul günüydü. Teneffüs zilinin çalmasına sevinen çocuklar, sınıftan birer birer ayrıldı. Benjamin ve Niko, öğretmenleri Bayan Steinbock’un yanında kaldı. Suçlu suçlu birbirlerine bakıyor ve öğretmenlerinin onlara ne söyleyeceğini merak ediyorlardı. Bayan Steinbock, çocuklara: “Bir daha böyle bir kavganın tekrarlanmasını istemiyorum. Sorunlarınızı kavga ederek çözemeyeceğinizi öğrenmelisiniz. Anlaşıldı mı?” dedi. Çocukların ikisi de

Sen Olmasaydın

Bu hikâye, dünyada hiçbir şeyden korkmayan bir erkek çocuğunu anlatıyor. En azından başkaları, çocuğun böyle olduğunu sanıyor. Bu çocuk kim biliyor musunuz? Benim! Çok güzel resimler yapabiliyorum. Dişlerimi her gün fırçalıyorum. Birlikte futbol oynayabileceğim arkadaşlarım da var. Bu yüzden annem ve babam, her şeyle başa çıkabileceğimi düşünüyor ve beni evde sıkça yalnız bırakıyor. Düşündükleri şeyin

Ben Niye Böyleyim?

Yusuf yatağın içinde bir o yana bir bu yana dönüp duruyor ancak bir türlü uyuyamıyordu. Öğlenki futbol maçı bir türlü aklından çıkmıyordu. Kendisi kötü oynamıştı ama arkadaşı Nihat ondan çok daha iyi oynamıştı ve üç gol atmıştı. Bu yüzden babasının gözlerinde az da olsa hayal kırıklığı gördüğünü sanmıştı. Niye sadece sıradan bir oyuncuydu ki, niye

Canan ve Kırmızı Bulut

Canan, “Anne ben acıktım!” diyerek mutfağa koştuğu sırada çoktan uyanmış olmasına ve uzun süredir oynuyor olmasına rağmen geceleği hala üzerindeydi. Bunu gören annesi: “Sana mısır gevreği vereceğim ama önce giyinmelisin. Birazdan alışverişe gideceğiz. Pantolonunu ve kazağını hazırladım.” der ve Canan’ın kahvaltısını hazırlamak için mutfağa gider. Canan odasına geri döndüğünde kıyafetlerini kendi başına giyinmek istemez. Hayır,

Koalalar Örümcek Korkusunu Nasıl Yendiler?

Avustralya’nın balta girmemiş ormanlarındaki devasa ağaçların en yüksek dallarında küçük gri koalalar yaşarlardı. Koalalar sakin yaşayan küçük bir topluluktu ve hayat onlar için bundan daha huzurlu olamazdı.  Koca, siyah burunlu bu küçük yaratıklar bütün gün ağaçlarda uyurlardı ve sadece en sevdikleri iki uğraş için uyanırlardı. Ya kürklü karınları yusyuvarlak olana kadar en sevdikleri yemek olan

Oynamak

Dışarıda hava güneşliydi ve bugün Tolga’nın öğlenden sonra dersi yoktu. Ödevlerini çoktan bitiren ve sadece iki boyaması kalan Tolga, hemen itfaiye arabasıyla ejderhayı boyamaya karar verir ve itfaiye arabasını tamamen kırmızıya, ejderhayı ise yeşile boyar. Ejderhanın ağzından çıkan ateşi de sadece sarı ve kırmızı renge boyar. Tolga, çıkardığı işten memnun kalır ve gidip onu annesine

error: İçerik koruma altındadır!!
Scroll to Top