Okumak Aptalca Değildir

Meryem, içli bir sesle: “Sizinle oyun oynayamam.” dedi. Elini alnına götürerek ekledi:  “Biraz ateşim var.” Kitabını eline almış çimlere oturuyordu, bir yandan da sayfalara göz gezdiriyordu. Arkadaşları homurdanmaya başladı çünkü Meryem olmadan oyun oynamak o kadar da eğlenceli olmuyordu.

Mahir: “Dün de karnın ağrıdığı için oyun oynamadın.” dedi. “İki gün önce de kolundaki morluklar yüzünden…” diye ekledi Ferdi. “Üç gün önce de ısırgan otu kolunu kızarttı diye…Senin de her gün yeni bir hastalığın var!” dedi Aslı. Ferdi tekrar çıkıştı: “Meryem, sen yalan söylüyorsun! Aslında canın oyun oynamak istemiyor! Okulda keyfin yerinde ve teneffüslerde okul bahçesinde başkalarıyla kudurmuş gibi oynuyorsun, o zaman hiç hasta olmuyorsun!” Meryem, başını kitaptan kaldırıp: “İspiyoncu!” diye bağırdı ve okumaya devam etti. Mahir, iyice sinirlenmişti: “Sen hasta rolü yapmayı iyi beceriyorsun ve bu davranışın çok alçakça!” diyerek tepki gösterdi. “Hastaysam hastayım!” diye sırıtarak cevap verdi Meryem. Aslında oyun oynamaya vakti olmadığı için böyle söylüyordu çünkü sihirbaz öğrenci Harry’yi anlatan kitapları okumak istiyordu. Arkadaşlarına onsuz oynamalarını önerdi. Sonra aklına bir şey geldi: “Hmm, aslında daha iyi bir fikrim var. Siz de oyun parkına bir kitap getirin ve hep birlikte okuyalım. Ne dersiniz?” Arkadaşları bu fikre hiç sıcak bakmadı ve ona: “Okumak çok aptalca bir şey ve sen de aptalsın! Ayrıca sıkıcı ve ahmaksın!” dediler. Artık Meryem de sinirlenmişti. “Asıl kim okumuyorsa o aptaldır!” diye cevap verdi ve kalkıp eve gitti.

Meryem, birkaç gün oyun parkına gitmedi; arkadaşlarına küsmüştü. Bu durumdan arkadaşları hiç memnun değildi, içleri bir türlü rahat etmiyordu. Belki Meryem gerçekten hastadır, diye düşündüler. O zaman nasıl oluyor da sabahları o kadar dinç oluyordu ki? Hepsi huzursuz bir şekilde bunları düşünürken Aslı, şöyle söyledi: “Galiba Meryem okumayı daha çok seviyor.” “Haklısın.” dedi Ferdi. “Baksana, şu sihirbaz çocuk hakkındaki kitapları okuduğundan beri hasta!” diye ekledi. Aslı: “Belki kendisi de büyülenmiştir, ha?” deyip kikirdemeye başladı. Arkadaşları böyle konuşadururken Meryem aralarında olmadığı için çok sıkılan Mahir: “Evet, belki okumak onu büyülemiştir!” diye çıkıştı. Aslı, daha çok kikirdemeye başladı ve: “Hiç de değil! Ben Meryem’in okumaktan çok neyi sevdiğini biliyorum: dondurma!” diye bağırdı. Mahir ve Ferdi de gülmeye başladı. Aslı: “Meryem’i dondurmacıya davet edersek hemen iyileşir, var mısınız iddiaya?” dedi. Dondurmacıya gittikten sonra voleybol oynamayı planladılar.

Hepsi anlaşıp ellerinde kalan harçlıkları topladı. Daha sonra Meryem’i dondurmacıya davet ettiler. Meryem, davete bayılmıştı: “Harika!” dedi. “Gerçekten gelmeyi çok isterim!” Aslı, Mahir ve Ferdi; Meryem’in cevabını duyunca gülüşmeye başladı. Tam tahmin ettikleri gibi olmuştu! Ancak Meryem’in öğleden sonra dondurmacıya dedesinin bastonuyla topallaya topallaya geldiğini gördüler. Kolunun altında bir de kitap vardı! Meryem, dondurma yemeye başladığında yüzünde hınzır bir gülümsemeyle durumu açıkladı: “Çok üzgünüm, az önce ayağımı burktum. Ne aptalca değil mi?” Aslı, Mahir ve Ferdi şaşkın şaşkın birbirine baktı. Sonunda Aslı cevap verdi: “Tabii…Gerçekten çok aptalca. Peki bu sefer ne kadar hasta kalacaksın?” Meryem, hemen kitabını kaptı ve sayfaları çevirip: “128. sayfaya kadar…O zaman sihirbaz çocuk Harry hakkındaki bütün kitapları okumuş olacağım. Belki daha sonra kitabın devamı gelir.” diye cevap verdi. “Çok şükür…” diye mırıldandı Ferdi. Mahir de ona katılırcasına başını salladı: “Biz seninle birlikte devamını bekleriz. O sırada ayağın düzelirse birlikte oyun oynarız.” dedi. Meryem güldü: “Elbette, hatta harika yeni oyun fikirlerim var; hepsini kitaptan öğrendim. Baksanıza, aslında okumak hiç de aptalca değil!” deyip kitabı işaret etti. “Hmm…” diye mırıldandı Aslı. Kitabı eline aldı ve sayfalarını karıştırmaya başladı, çekinerek sordu: “Bu kitapları bir gün bana ödünç verebilir misin?” Meryem, gülümsedi ve şöyle dedi: “Elbette! Ama bir şartla: sürekli hasta olmayacaksın!”

Yazar: Elke Bräunling
Almancadan Türkçeye Çeviren: Ensa Filazi
Düzeltmen: İrem Tunay
Kaynak Metin: (Çevrimiçi) https://www.elkeskindergeschichten.de/2020/01/26/lesen-ist-nicht-doof/, 24.01.2021

Bu yazıyı paylaşın
error: İçerik koruma altındadır!!
Scroll to Top