“Gökyüzü Ne Kadar Yüksek?” Kitabının A. J. Greimas’ın Göstergebilimsel Çözümlemesi ile İncelenmesi

Duygu Aydın Gönül

Duyuşsal, bilişsel, dilsel, sanatsal ve kişilik gibi çocuğun çok yönlü gelişimine katkı sağlayan çocuk edebiyatı,  çocuğun gelişimsel özellikleri ve edebiyatın nitelikleri gözetilerek oluşturulan ürünleri kapsamaktadır. Bu sebeple çocuk edebiyatı metinlerinin de yazınsal metinlerin; çokanlamlılık, örtük ileti içerme, estetik bütünlük gibi temel özelliklerini taşımaları beklenmektedir. (Sever, 2000, s. 41; Dilidüzgün, 2000, s. 256; Şirin, 2007, s. 42)

Çocuk edebiyatı metinleri çocuksu bir anlatımdan uzak, gerek seçtiği konular gerekse iletileri ile çocuğun dünyasıyla bütünleşen özellikler göstermelidir. Metinlerde anlatılanların çocuğun kavram bilgisine uygun olarak yaşantısıyla örtüşen türden olması ve çok yönlü gelişim özelliklerinin dikkate alınarak kurgulanması beklenmektedir. Ayrıca deneyimleri yetişkinlere göre sınırlı olan çocuğun nesnel olayları yetişkinlerden farklı olarak algılaması ve gerçekliğinin yetişkin gerçekliğinden farklı olması çocuğun dünyasını anlamaya gerçeği çocuğun bakış açısından değerlendirmeyi gerekli kılmaktadır.(Sever, 2003, s. 192; Dilidüzgün, 2000, s. 257; Neydim, 1998, s. 93).

Çocuk kitapları yazarının çocuğa göre yazmanın sorumluluğunu taşıması çocuk edebiyatı yapıtlarının özelliklerini; çocuğun girişimci, evrensel, eleştirel, özgün düşünmesi,  kendisini tanımasına olanak sağlaması, üretme duygusunu geliştirmesi yani okuduğu kurgudan kendi hikâyesini oluşturabilmesine özendirilmesi de çocuk edebiyatının temel özellikleri arasında yer almaktadır (Oğuzkan, 2010, s. 111; Sever, 2003).

Çocuk edebiyatı türleri arasında yer alan resimli kitaplar(picture books), anlatımlarında sözcüklerle birlikte görselleri kullanarak sanatın güzelliğiyle, gücüyle çocukları yaşamlarının ilk yıllarında buluşturmaktadır. Resimli kitaplar sanatı çocuğun yaşamının bir parçası haline getirmesiyle farklı yaş grupları için önemli bir estetik uyaran olarak da öne çıkmaktadır (Michael, 2012, s. 29). Ayrıca yazı ve resmin oluşturduğu anlam katmanları onlara yeni deneyimler ve farklı bakış açıları sunmalarıyla çocuklarda tekrar tekrar okunma isteği uyandırmaktadır(Hill & Carson, 2001, s. 119). Resimli kitaplarda söz konusu yazı ve resmin birleşmesiyle oluşan bütünlük göstergebilimsel sitemlerden anlam örnekleri de sunmaktadır Painter&Unsworth, 2012, s. 9).

Göstergebilim ve A. J. Greimas

İnsan ve insan ile dünya arasındaki ilişkileri incelemeyi amaçlayan göstergebilim;  gösterge dizelerinin anlamını yeniden oluşturmak, anlamı yeniden yapılandırmak için hangi aşamalardan geçerek hangi anlamları yüklediğini araştırır. Bu amaçla metinleri aşama aşama ayrıştıran bir yöntemi A. J. Greimas geliştirmiştir.  A. J. Greimas kullanılan yöntem ve dile bakılmaksızın sadece iletişim sağlayan dizgelere değil, amaçsal olarak bir bildiri sunmayan fakat anlamsal katmanlardan oluşan bütün dizgeleri çözümlemeye odaklanır (Rıfat, 2009, ss.53-57)

Farklı bilim dallarıyla etkileşimde olan göstergebilime metin çözümlemede sıklıkla başvurulur. Metni çözümlerken anlam nasıl oluşur sorusunu temel alan göstergebilim; anlamın ortaya çıkmasında karşıt öğelerin etkisini varsayar ve anlatının derinliklerden yüzeye uzanan bir üretim sürecinde oluştuğuna dikkat çeker. Bu nedenle göstergebilimsel okumada okur, metnin yüzeyindeki anlama değil görünenin arkasındaki görünmeyen anlama ulaşmaya çalışır (Demir 2009: 17; Rıfat,1999, s.19; Kıran, 2000, s. 129).

Yazınsal göstergebilimde amaç, yazın yapıtlarındaki anlam ve anlamlandırma ile ilgilenerek anlatıyı çözümlemek, anlamlandırmak ve anlatı olmasını sağlayan özelliklerini ortaya çıkarmaktır(Günay, 2000 s.39) Yazınsal metinlerin göstergebilimsel çözümlemlenmesinde metni oluşturan birimler arasındaki ilişkiler yüzeysel yapıdan derin yapıya doğru basitten karmaşığa somuttan soyuta üç aşamada ortaya konur. Bunlar söylemsel, (betisel/yüzeysel), anlatısal(anlatı),  derin (temel /mantıksal matematiksel) yapı olarak adlandırılır(Günay, 2007: 19; Rıfat, 2013, ss. 201-202).

Göstergebilimsel çözünlemede kullanılan üç aşamayı bir tabloda özetleyebiliriz. ( Bertrand, 2000, s. 23-28)

Söylemsel yapılarBetiselyerdeşiklik (Uzam, zaman, eyleyen) İzlekselyerdeşiklik  
AnlatısalGöstergesel YapılarAnlatı şeması, (eyletim, edinç, edim, yaptırım) Eyleyenselsözdizim(özne, nesne, gönderen, engelleyici, anlatı izlencesi, anlatısal süreç ) Kipler (istemek/zorunda olmak/bilmek/ muktedir olmak/yapmak ve olmak ve olumsuz halleri)  
Derin YapılarTemel anlam ve sözdizim (Göstergebilimsel dötgen: anlamlamanın temel yapısı)  

Tablo1:  Göstergebilimsel çözümleme düzeyleri

Söylemsel Düzey

Söylemsel düzey çözümlemesinde, metnin dilsel ve biçimsel görünen kısmı ele alınır. Bu düzeyde yapılması gerekenleri bir tabloda aşağıdaki şekilde özetleyebiliriz.

AşamaMetni kesitlere ayrılması basımsal, zamansal, uzamsal, mantıksal ayrılığa ve kişi ayrılığına göre kesitleme
AşamaKahramanların izleksel rollerini belirlenmesi 
AşamaAnlamsal ve dizisel bileşkelerin saptanması   Bakış açısı, Kahramanlar, zaman ve uzam

Tablo2:  Söylemsel Düzey Aşamaları

Yazınsal göstergebilimde çözümleme yaparken söylemsel yapıları daha net görebilmek adına metni parçalara bölmeye gerekir. Kesitleme olarak adlandırılan bu süreç,  metindeki anlam kavşaklarını göstererek okuma birimlerini oluşturmayı hedefler. Bunu yaparken birtakım ölçütler dikkate alır. Basım aşamasındaki sayfa düzenlemesinin getirdiği ayırıcı işaretlere göre zamanların ve uzamların birbirine ekleniş şekline göre zamansal uzamsal, mantıksal ve kişi ayrılığına göre kesitlemeler yapılabilir.(Rıfat, 2011, ss.104-108)

Söylemsel düzeyde yapılması gereken bir diğer çalışma ise kahramanların izleksel rollerini belirlenmesidir. Kahramanların izleksel rolleri; onlar ve eylemeleri hakkında önemli ölçüde bilgi vermektedir. Anlatısal ve dizisel bileşkeler arasında yer alan bakış açısı yani odaklanımın  üç türü vardır. Sıfır odaklayımda,  anlatıcı her zaman her yerde olan ve her şeyi bilen konumundadır. Dış odaklayımda, anlatıcı olayların dışındadır, olayları nesnel bir şekilde gözlemleyerek anlatır. İç odaklayım,  anlatıcı kahramanların kişiliğine bürünmüş gibi anlatır bilgisi kahramanların bakış açısıyla sınırlıdır(Kıran ve Kıran, 2011, ss.142-148)

Anlatısal Düzey

Metnin yüzeysel boyutundan bir sonraki aşama ise anlatı aşamasıdır. Anlatı düzeyi ile söylem düzeyi birbirini bütünler şekilde yer almaktadır. 

  1.AşamaEyleyenler belirlenmesiÖzne, nesne, gönderen,  gönderilen, yardımcı, engelleyici
AşamaEyleyenler arasındaki ilişkinin belirlenmesiİsteyim ekseni, iletişim ekseni, güç ekseni
AşamaAnlatı izlencesinin belirlenmesiEyletim, edinç, edim, tanıma ve yaptırım

Tablo3: Anlatısal Düzey Aşamaları

A.J Greimas’ın kuramına göre eyleyenler genellikle insan ya da soyut kavramlardır. Özne, nesne, gönderen, gönderilen, yardımcı ve engelleyiciden oluşan altı eyleyen bulunmaktadır. Özne ve nesne temel eyleyendir. Özne, nesne, gönderen, gönderilen birçok anlatıda yer alır. Yardımcı ve engelleyiciler ise her anlatıda bulunmak zorunda değildir. (Kıran, 2003, ss. 124). Greimas’ın kuramında kişimin ne olduğu değil ne yaptığı ön plandadır.

Eyleyenler şemasında anlatı özne üzerine kuruludur. Özne genellikle önemli eylemlere katılan başkahramandır. Nesne ise kahramanın elde etmek istediği eyleyen arayışının konusu somut ya da soyut şeydir. Özne ile nesne arasındaki söz konusu ilişki isteyim ekseni üzerinde yer almaktadır. Gönderen ise özneyi nesneye ulaşması için harekete geçiren itici güçtür. Onunla nesneye ulaşması için anlaşma yapar. Süreçte diğer eyleyenler tarafından ya engellenir ya da desteklenir (Rıfat, 2009, ss.73-76; Kıran ve Kıran, 2011, ss. 272-273; Günay, 2004, s. 35)

Gönderici nesne ve alıcı arasındaki ilişki iletişim ekseninde yer almaktadır. Gönderici özneyi bir şey yapması için görevlendirir sonuçta ise ya ödüllendirir ya da cezalandırır. Destekleyici özne ve engelleyici arasındaki ilişki ise güç ekseninde yer almaktadır.

A.J. Greimas anlatının gelişimini ve eyleyenlerin dönüşümünü dört aşamada incelemiştir. Bunlardan ilki eyletim(sözleşme) aşamasında, gönderen ile özne arasında nesnenin gönderene ulaşması için ilgili sözleşme yapılır. İkinci aşama edinç aşamasıdır: Edinç aşamasında özneye bir eyleme geçmek için gereksinim duyduğu yetenekler kazandırılır. Bunlar yapmak zorunda olmak, yapmayı istemek, yapabilmek(güç), yapmayı bilmek(bilgi). Üçüncü aşama olan edim, öznenin edindiği kiplerden yararlanarak dönüştürücü eylemi gerçekleştirdiği aşamadır. Son aşama olan tanıma ve yaptırım aşamasında ise gönderici özneyle yapılan sözleşmeye göre ya ödüllendirilir ya da cezalandırılır(Kıran ve Kıran, 2011, ss. 304-324)

Derin Yapı Düzeyi

Mantıksal /anlamsal boyut ya da temel yapı olarak adlandırılan derin yapı düzeyinde, söylemsel düzeyde ve anlatı düzeydeki ilişkilerden yola çıkarak metnin soyut anlamına ulaşılır. Metnin yüzeysel yapısında görülmeyen karşıtlıklar, çelişkiler, içermelerle metnin içindeki mantıksal dönüşümler ortaya çıkartılır. Göstergebilimsel dörtgen genel olarak her metne uygulanabilecek bir şema değildir. Her metinde kendi özgün yapısına uygun göstergebilimsel dörtgen kullanılır. (Kıran, 2011, ss. 271-297; Rıfat, 2009, ss.79-80)Rıfar 2009’ a göre göstergebilimsel dörtgen örneği Şema3’te görülmektedir.

Çalışmada nitel veriler içerik analizine dayalı göstergebilimsel inceleme yöntemiyle çözümlenmiştir. Anlatı çözümlemesinde A. J. Greimas’ın modeline uygun olarak metinler üç aşamada incelenmiştir. İlk aşamada metnin yüzeysel yapısında, söylem kişilerinin, zamanların ve uzamların belirlediği söylemsel(söylem çözümlenmesi) düzeydir. İkinci aşama eyleyenlerin olay örgüsündeki işlevlerinin belirlendiği, anlatı izlencesinin ortaya çıktığı anlatısal düzey, üçüncü aşama ise ilk iki düzeydeki evrenin belirlediği, metindeki soyut anlamın ortaya çıkarıldığı ve göstergebilimsel dörtgene ulaşıldığı derin yapı(mantıksal- anlamsal) düzeyidir(Rıfat, 2009, s. 27).

 İncelenen Doküman

Anna Milbourne’nin yazdığı ve Serene Riglietti’nin resimlediği “Gökyüzü Ne Kadar Yüksek?” kitabında kendisi küçük bir penguen olan fakat aklına büyük sorular gelen Pipkin “gökyüzünün ne kadar yüksek”  olduğunu merak etmektedir. Bunun için merakının peşinden gider ve Ay’a ulaşır. Orda annesinden ve iglosundan çok uzaktadır. Geri dönmeye karar verir. Annesinin yanına geldiğinde sorusunun yanıtını bulmuştur.

Metin söylem çözümlemesi,  anlatı çözümlemesi ve temel yapı çözümlemesi olarak üç ana başlık altında incelenecektir.

Söylem Çözümlenmesi(Söylemsel Düzey):  Metinde anlatıcı tipi, dış öyküsel anlatıcıdır. Anlatıcının bakış açısı her şeyi, her yeri, kahramanların içinden geçenleri dahi bilen sıfır odaklayım bakış açısıdır. Metni kahramanlardan, uzamsal, zamansal bileşenlerden yola çıkarak yedi kesite ayırabiliriz. Birinci kesit anlatı öznesi Pipkin’in tanıtılmasıdır(1-5). Anlatının ikinci kesitinde, Pipkin’in albatros ile konuşup gökyüzünde yükselmesine yer verilmiştir(6-19). Anlatının üçüncü kesitinde, Pipkin’in baloncuyla gökyüzünde yükselmeye devam etmesi yer almaktadır(20-30). Anlatının dördüncü kesitinde, astronotla karşılaşıp roketle Ay’a gitmeleri anlatılmıştır(31-37). Anlatının beşinci kesitinde, Ay’da astronotla yaptıklarından bahsedilmektedir(38-49).  Altıncı kesitte, Pipkin’in annesine olanları anlatmasına yer verilmiştir(50-56). Yedinci Kesitte Pipkin’in annesinin sözlerine yer verilmiştir.

Metinde kişileştirilmelere sıklıkla yer verilmiştir. Pipkin(1), albatros(6), baloncu maymun(20), astronot tavşan(31), Pipkin’in annesinden(57) oluşmaktadır. Kahramanların rolleri ve eylemlerinin tanımlanmasıyla oluşan izleksel roller aşağıdaki gibi gösterilebilir.

          Kahraman                                                                   Tanım
PipkinAklına büyük sorular takılan çok küçük bir penguen,  gökyüzü ne kadar yüksek diye soruyor, sorunun yanıtını öğrenmek istiyor, havalanıyor, kuş sürüsünün yanından geçiyor, maviliklere uçuyor, uçmanın eğlenceli olduğuna inanıyor, bulutların arasından geçerek yükseliyor, yükseldikçe yükseliyor. Ay yürüyüşü yaptı, yıldızlara baktı, Küçük ahtapot, yatakta kıvranıyor, biliyor,  bıkmış, usanmış, yalvarıyor, dönüşmek istiyor,  tehlikenin ortasına atladı, kahraman, yumurtaları bırakıyor, mutlu, cesur kahraman, sabırsızlanıyor, gurur duyuyor. annesini göremiyor, iglosunu göremiyor, Güney Kutbu’nu göremiyor, eve geri dönüyor, annesine olanları anlatıyor, artık yanıtını biliyor.
Annesi  Pipkin’e sarılıyor, üzerini sıkıca örtüyor.
AlbatrosPipkin’e soru soruyor, Pipkin’i gökyüzüne götürmeyi teklif ediyor, ona yardım ediyor, havalanıyor, kuş sürüsünün yanından geçiyor, maviliklere uçuyor, bilmiyor, bu kadar yükseğe çıkabiliyor, bulutları yakalamaya çalışıyor, kamendi bulutun içinden geçiriyor, balonla uçmanın çok güzel olduğuna inanıyor.
BaloncuDaha yükseğe çıkabiliyor, bulutların arasından geçerek yükseliyor, bilmiyor, omuz silkiyor, bu kadar yükseğe çıkabiliyor.  
AstronotDaha yükseğe çıkabiliyor, Pipkin’i götürüyor, yükseldikçe yükseldi, roketi Ay’a indirdi, Ay yürüyüşü yaptı, yıldızlara baktı, bu kadar yükseğe çıkabiliyor,

Tablo4: Gökyüzü Ne Kadar Yüksek? Metni İzleksel Roller

Metnin başında Pipkin’in yaşama dair soruları yer alıyor. “Kar taneleri neden soğuk? Deniz ne kadar derin? Güneş geceleri uyur mu?” Bu sorularla geniş zaman göndermelere yer verilmiştir. “Seni götürebilirim.”(9,21,32) ifadesinin yinelemeleriyle geleceğe göndermeler yer almaktadır. “Yükseğe çıkabiliyorum.”(19,30) ifadeleriyle geniş zamana yer verilmiştir. Metnin sonundaki “uyku, rüya” ifadelerinden anlatılanların bir günlük zaman diliminde olduğu anlamı çıkmaktadır. Metindeki uzamlar incelendiğinde Pipkin ve annesinin resimlendiği Güney Kutbu, iglo, gökyüzü, bulutların arası, maviliğin bittiği uzayın başladığı yer(35), Ay’a (37) yer verildiği görülmektedir. Metin yeryüzü ve gökyüzü arasında geçtiğinden uzaklık, yakınlık karşıtlığı dikkat çekmektedir.

Anlatı Çözümlenmesi(Anlatısal Düzey):  Anlatı Pipkin’in Gökyüzü ne kadar yüksek? Sorusunun peşine takılarak yaptığı yolculuğu konu edinmektedir. Anlatının öznesi“Çok Küçük Pipkin” dir(Ö). İsteyim ekseninde Pipkin’in gökyüzünün sonuna ulaşmak(N) istemesi görülmektedir. Pipkin’in gökyüzünün ne kadar yüksek olduğu merakı anlatıda gönderen olarak karşımıza çıkmaktadır. İletişim ekseninde “merak’ın karşısında alıcı olarak Pipkin vardır. Bu süreçte güç eksenine bakıldığında gökyüzüne gitmesine uzaklık(E), yükseklik(E) birer engelleyici olarak yer almaktadır.  Pipkin’e yardım edenler ise albatros(Y), baloncu(Y), astronot(Y) olmuştur. Metnin eyleyenler şeması aşağıdaki gibi gösterilebilir.,

Görüldüğü gibi anlatının başında nesnesinden ayrı düşen Pipkin anlatının sonunda nesnesine kavuşmuştur. (Ö˅N>Ö˄N)

Anlatı izlencesi başlangıç ile bitiş arasındaki bir dönüşümü ifade etmektedir. Bu dönüşümler ile anlatının temel kesitleri de oluşmaktadır. İlk kesit olan eyletim aşamasında, Pipkin gökyüzünün ne kadar yüksek olduğunu merakıyla harekete geçmektedir. Edinç aşamasında, Pipkin gökyüzüne gitmek istiyor ve albatrosun teklifini tereddütsüz kabul ediyor Böylece “yapmayı istemek” ve “ yapmak zorunda olmak” kiplerini ediniyor. Pipkin’in albatrosun sırtında yolculuk yapabilmesi, “ yapmayı bilmek”, “yapabilmek” kiplerine karşılık geliyor. Edim aşamasında, Pipkin merakının peşinden Ay’a kadar gidiyor. Son aşama olan tanınma yaptırım aşamasında ise Pipkin gökyüzünün sonsuza kadar gittiğini keşfediyor. Metnin anlatı izlencesinde başlangıçta merak eden Pipkin yaşadığı deneyim sonucunda merakının gideriyor. Metnin anlatı izlencesi Şema5’te gösterildiği gibidir.

Temel yapı çözümlemesi(Mantıksal Anlatısal Düzey): Metinde açıkça anlatılmayan ancak yüzeysel yapıdaki soyutlamalarla ulaşılabilen derin yapıda temel karşıtlıklar “yakın” ile “uzak”, “yeryüzü” ile “gökyüzü” Pipkin’in “küçük” gökyüzünün “büyük” olmasıdır.Ayrıca Pipkin merakının peşinden gitmiş pes etmemiş ve sonuca ulaşmıştır. Bunun göstergebilimsel dörtgene yansıması şema6’da görüldüğü gibidir.

“Gökyüzü Ne Kadar Yüksek?”  metninin söylem, anlatı, temel yapı çözümlemelerinde görüldüğü gibi özne Pipkin nesnesi olan gökyüzüne ulaşmış ve değişime uğramıştır. Anlatı çözümlemesinde gözlemlenen bu durum çocuk edebiyatı yapıtlarında olaylar ve durumlarla etkileşimin olduğu ve bunun sonucunda değişimler yaşandığının okura duyumsatılması gerekliliğiyle örtüşmektedir. Çünkü metin boyunca olaylar karşılaşmasına rağmen değişime uğramayan kahramanlar çocuklara inandırıcı gelmeyecektir(Sever, 2007: 49). Metinde Pipkin merakının peşinden gitmesi ve bunun sonucunda değişimler yaşaması söylemsel, anlatısal ve temel yapı incelemelerinde görülmüştür.

Kaynaklar

Aslan, C. (2007). Yazınsal Çocuk Kitaplarının Çocuğun Anadili Gelişimine Katkısı. Dil

ve Yaratıcılık Dergisi, 1(1), 32-46.

Demir, S. (2009). Göstergebilim, Umberto Eco ve yapıtları bağlamında göstergebilime katkıları (Yayınlanmamış yüksek lisans tezi). İstanbul Üniversitesi, İstanbul.

Dilidüzgün, S. (2000). Çocuk Kitaplarında Yazınsal Nitelikler. S. Sever (Yay. Haz.). I.

Ulusal Çocuk Kitapları Sempozyumu (s. 253). Ankara: Ankara Üniversitesi Basımevi.

Dilidüzgün, S. (2004). Çağdaş Çocuk Yazını-Yazı Eğitimine Atılan İlk Adım.

(2.Basım)İstanbul: Morpa Kültür Yayınları.

Günay¸ V. D. (2004) “Fransız Göstergebiliminde Yeni Açılımlar” Dilbilim Dergisi. Sayı 12. İstanbul: İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Fransız Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı Dergisi (29-45).

Günay¸ V. D. (2007). Metin Bilgisi. 3. Baskı. İstanbul: Multilingual Yayınları.

Hill, B ve Corsa. L.(2001). Children Literature Discoveryf or A Lifetime, Ohio: MarrillPrinticeHall.

Kıran, A. (2003). Bir Yaz Gecesi Rüyası. Türkoloji Dergisi, 2(16), 117-130.

Kıran A. (2010). “Çağdaş Bir Düşünme Biçimi Olarak Göstergebilim” Dilbilim Dergisi. Sayı 22. İstanbul: İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Fransız Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı Dergisi, [1-18].

Kıran, Z. ve Kıran, A. (2011). Yazınsal Okuma Süreçleri.  (4. Baskı).Ankara: Seçkin Yayınevi.

Michael O. Tunnel-James S.Jacobs-Terrell A. Young- GregoryBryan (2012). Children’s Literature Briefly. Boston: Pearson Education

Neydim, N.(1998). Çocuk Edebiyatı. İstanbul: Bu Yayınevi

Painter, C. ve Unsworth L. (2012) Reading Visual Narratives: Image Analysis in Children’s Picture Books. Biristol: Equinox

İncelenen Doküman

Milbourne A. ve Riglietti S.(2017). Gökyüzü Ne Kadar Yüksek. Ankara: Tubitak Popüler Bilim Kitapları

Bu yazıyı paylaşın
error: İçerik koruma altındadır!!
Scroll to Top