Meral Yıldız Aksoy
Çocuk edebiyatı, sadece eğlenceli hikayeler sunmakla kalmaz, aynı zamanda toplumsal yapılar, değerler ve cinsiyet rolleri hakkında çocuklara önemli mesajlar verir. Bu makale, çocuk edebiyatında kız çocuklarının ana karakter olarak yer aldığı eserleri inceleyerek, bu eserlerin çocukların kimlik gelişimi ve toplumsal cinsiyet algıları üzerindeki etkisini ele almayı amaçlamaktadır. Çocuk kitaplarının yanı sıra bir tane de yetişkin edebiyatı kitabı incelenerek kitaptaki kız çocuk karakter analiz edilmeye çalışılmış ve böylece yetişkin edebiyatıyla çocuk edebiyatındaki kız çocuk karakterlerin konumu arasındaki farklar ve benzerlikler irdelenmek istenmiştir. Özellikle, kız çocuk karakterlerin sunuluşu, vurgulanan özellikler ve bu karakterlerin iç dünyasında toplumsal beklentilerle bireysel kimlikler arasındaki çatışmaların nasıl işlendiği üzerinde durulacaktır. Makalede incelenen eserler arasında Gizli Bahçe (Secret Garden), Oz Büyücüsü (The Wonderful Wizard of Oz), Matilda (Matilda), Pippi Uzunçorap ve Jane Eyre (Jane Eyre) gibi önemli örnekler yer alacaktır.
Kız Çocuk Karakterlerin Toplumsal Cinsiyet Rolleri
Çocuk edebiyatında yer alan kız çocuk karakterler, genellikle toplumda kadınlara biçilen geleneksel rolleri hem yansıtır hem de bazen bunları sorgular. Toplumsal cinsiyetin şekillendirdiği bu karakterler, sadece pasif birer figür değil, kendi kimliklerini bulmaya çalışan, bazen bu rollerin dışına çıkmayı başaran güçlü bireyler olarak karşımıza çıkar.
Örneğin, Gizli Bahçe’de Mary Lennox, ilk başta şımarık ve yalnız bir kız çocuğu olarak tanıtılır. Ancak bebekliğinden beri kendisiyle ilgilenen bakıcısı ve ailesini salgın bir hastalıkta kaybeden Mary, yalnızlık ve sevgi eksikliğiyle yüzleşmeye başlar. Kitap boyunca Mary’nin bahçeyle olan bağı, onun sadece fiziksel değil, duygusal bir dönüşüm geçirmesine de olanak tanır. Bahçe, adeta Mary’nin içsel dünyası gibi terkedilmiş ve unutulmuş bir yerdir, ancak Mary onu yeniden canlandırır. Bu süreçte, Mary’nin iç dünyasında önemli değişiklikler olur, ancak bu değişim yalnızca dışarıdaki bir dünyanın değil, aynı zamanda içsel gücünü keşfetmesinin bir sonucu olarak da gelişir.
Matilda ise ailesi tarafından dışlanan, küçümsenen bir kız çocuğunun içsel gücünü keşfetme yolculuğunu anlatır. Matilda’nın özgürlüğü, eğitim ve bilgiye olan sevgisi ile şekillenir. Babasının ve annesinin ona karşı ilgisizliği, Matilda’nın toplumun kendisinden beklediği sınırlayıcı kadın rolünü aşma çabasını güçlendirir. Sonuçta Matilda, öğretmeni Miss Honey’nin yardımlarıyla ve zihin gücüyle çevresindeki baskılara karşı koymayı başarır. Burada, Matilda’nın gücü, toplumun ona biçtiği geleneksel kadın rollerine karşı duruşunu simgeler.
Oz Büyücüsü’nde Dorothy Gale, geleneksel bir kız çocuğu portresi çizer; ancak onun macerası, sadece dışarıdaki dünyada, bilinçli bir şekilde içsel gücünü keşfetmesini değil, aynı zamanda toplumsal ve kültürel baskılara karşı direncini de anlatır. Dorothy, Oz’daki yolculuğunda pek çok farklı karakterle tanışır ve toplumsal cinsiyet rollerinin, birlikte çalışarak ve yardımseverlikle aşılabileceğini gösterir. Bu, Dorothy’nin içsel gücünü geliştiren ve ona özgüven kazandıran bir faktördür.
Pippi Uzunçorap, diğerlerinden farklı olarak oldukça güçlü bir kız çocuğu karakterini işler. Pippi, yalnız bir şekilde, kendi evinde yaşamaktadır. Annesinin erken ölümünden sonra, babasının sevgisi ve desteğiyle büyüyen Pippi, güçlü bir özgüvenle çevresindeki dünyaya meydan okur. Diğer kız çocuklarının aksine, Pippi hiçbir zaman toplumsal cinsiyetin dayattığı sınırlayıcı rollere uymamaktadır. Saç örgüleri bile başının iki yanından aşağı sarkmaz da yukarı doğru dikilmiştir, ayakkabıları büyük gelir ve toplumun “doğru” kabul ettiği kuralları sürekli sorgular. Pippi’nin ebeveyninden aldığı sevgi ve destek, onun güçlü, kararlı ve bağımsız bir kişilik olarak gelişmesini sağlayan önemli bir etkendir.
Jane Eyre kitabından ana karakter dışında başka bir önemli kadın karakterden örnek vermek gerekirse, Mr. Rochester’ın ilk eşi olan Bertha’nın deliliğinin ardında Viktorya dönemi kadınlarının bastırılmış arzuları ve özgürlük talepleri vardır. Toplumun sınırlarını aşan kadınlar, tıpkı Bertha gibi susturulur, saklanır ve “akıl hastası” ilan edilir. Bertha’nın çığlıkları, aslında toplumun duymak istemediği kadın sesleridir. Bertha’nın kendisine yapılanlar karşısında sesini çıkartmayan erkek kardeşinin elini ısırması, kocası Mr. Rochester’ı yakmaya çalışması ve kocasıyla evlenmek üzere olan Jane’in duvağını yırtması kendine özgü tavırda attığı adımlardır aslında. Bertha evi yakarak kendisini de istemediği kalıplara sokan sistemin sonunu da getirmeyi amaçlamıştır.
Kadın Karakterlerin Kız Çocuklarına Yönelik Yaklaşımları
Çocuk edebiyatında kadın karakterlerin kız çocuklarına olan tutumu, önemli bir tema olarak karşımıza çıkar. Bu tutum, genellikle toplumsal normlar ve geleneksel kadın rollerini yansıtır. Bununla birlikte, bazen bu kadın karakterler, çocukların gelişiminde daha olumlu ve destekleyici bir rol oynar. İncelenen kitapların neredeyse tamamında kadın karakterlerin kız çocuğu karakterlere hem nasıl yapıcı ve yönlendirici olabileceği hem de ne kadar acımasız ve empatiden uzak yaklaşabileceği örnekleriyle açıkça görülmektedir.
Jane Eyre’de Jane, ailesi küçük yaşta vefat ettikten sonra, yengesi Mrs. Reed’in evinde zor bir yaşam sürmüştür. Mrs. Reed kendisinin de iki kızı olmasına rağmen Jane’e onlardan çok farklı davranması onu aile yapısından açıkça dışladığının kanıtıdır. Ayrıca Jane’in verildiği yatılı okuldaki kadın öğretmenlerin önemli bir çoğunluğu okuldaki tüm kız öğrencilere baskıcı ve kötü davranmaktadır. Ancak Jane’in hayatına giren bazı diğer kadın karakterler, ona yalnızca rehberlik etmekle kalmaz, aynı zamanda onu içsel olarak da güçlendirir. Jane’in öğretmeni Miss Temple, ona sadece akademik bilgi değil, aynı zamanda ahlaki değerler de öğretir. Bu, Jane’in güçlü bir kadın karakter olarak gelişmesini sağlar. Miss Temple’ın desteği, Jane’in kendi kimliğini bulmasında ve toplumdaki baskılara karşı koymasında büyük bir etkendir.
Gizli Bahçe’de Bayan Medlock karakteri Mary’i evi bildiği ve doğup büyüdüğü yerden alıp yasal vasisi, ölmüş halasının eşi olan Bay Craven’ın yanına götüren karakterdir. Mary oldukça korkmuş, yalnız kalmış ve tedirgin bir çocukken Bayan Medlock ona hiç sıcaklık göstermez ve içinde bulunduğu durumu kolaylaştırabilecek bir adım atmaz. Onun evde gezinmesini yasaklar ve ayak altında dolaşmasını istemez, zaten yalnız bir çocuğu tamamen yalnızlığa iter. Öte yandan Mary, birden hayatına giriveren Martha’ya başlangıçta tepeden bakar ama sonra kendisinin yalnızlıkla mücadelesi ve içsel gelişimine destek olan bir karakter olduğunu anlayarak ona karşı içten olmayı öğrenir. Martha, Mary’nin bahçeye olan bağlılığını ve onu yeniden canlandırma çabalarını destekler. Bu süreçte, Mary’nin iç dünyasında önemli değişiklikler olur, ancak bu değişim yalnızca dışarıdaki bir dünyanın değil, aynı zamanda içsel gücünü keşfetmesinin bir sonucu olarak da gelişir. Martha ve Dickon’ın annesi Susan Sowerby karakteri Mary’nin karakter gelişiminde en kuvvetli etkiye sahip kadın karakterdir. Mary ihtiyacı olan anne yakınlığını onda bulur.
Oz Büyücüsü kitabında Glinda, Dorothy’ye iyi davranan ve ona yardım eden kadındır. Glinda, Dorothy’ye Oz’da nasıl hareket etmesi gerektiği konusunda rehberlik eder ve en büyük hayali olan Kansas’a geri dönmesini sağlamaya çalışır. Dorothy’nin Oz’daki yolculuğunda ona moral verir ve yardımcı olur. Ayağındaki gümüş ayakkabıların gücünü ve sırrını onunla paylaşır. Oysaki Batı’nın Kötü Cadısı, Dorothy’ye karşı kötücül davranan ve onun Oz’daki yolculuğunu engellemeye çalışan bir kadın karakterdir. Kötü Cadı, Dorothy’nin ve arkadaşlarının peşine düşer ve çeşitli engeller çıkarır. En büyük amacı, Dorothy’nin gümüş ayakkabılarını almak ve onu tamamen yok etmektir.
Miss Honey, Matilda’ya sevgiyle yaklaşan, onun iç dünyasını anlayan ve gelişimini destekleyen en önemli kadın figürdür. Matilda’nın dehasını fark eden ilk yetişkin olarak onu destekler, cesaretlendirir ve ev ortamında göremediği sevgiyi verir. Miss Trunchbull, Matilda ve diğer öğrencilere karşı aşırı derecede sert, adaletsiz ve zalim davranan okul müdiresidir. Güç ve korku yoluyla öğrencileri kontrol etmeye çalışır. Özellikle Matilda’ya, daha onu görmeden, sadece Mr. Wormwood’un yönlendirmeleriyle kin beslemeye başlar. Kız çocuklarından nefret eder.
Pippi Uzunçorap’ta Pippi, diğer karakterlere olduğu gibi, yaşadığı çevreyi ve kadınları sürekli sorgular. Pippi’nin kadın karakterleri kendi kimliklerini bulmak için zorluklarla karşı karşıya bırakır, ancak aynı zamanda onlara cesaret ve ilham verir. Pippi’nin doğallığı, toplumun dayattığı rollerin ötesine geçebilen ve onları sorgulayan bir kişilik olarak kadın temsili sunar.
Kız Çocuklarının Güçlenmesi ve Eşitlik Mücadelesi
Çocuk edebiyatında kız çocuklarının güçlendirilmesi ve eşitlik mücadelesi, genellikle bu karakterlerin toplumdaki sınırlamalara karşı duruşuyla ilgilidir. Bu kitaplarda, kız çocukları sadece kendilerine dayatılan rolleri kabul etmezler, aksine kendi haklarını savunur ve özgürleşirler.
Matilda’da Matilda, çevresindeki baskılara rağmen eğitime olan tutkusuyla güç kazanır ve sonunda çevresindeki yetişkinleri etkiler. Onun hikayesi, eğitim ve bilgiye dayalı bir özgürleşmeyi simgeler. Özellikle kendi çocukluğunda da başka bir kadın karakter yani teyzesi tarafından hayatı zorlaştırılmış Miss Honey’nin yardımıyla Matilda’nın karakter gelişimini tamamlaması oldukça kıymetlidir. Çünkü Miss Honey kendisine yapılanı yapmamayı seçerek zinciri kırmış ve Matilda’ya ışık olmuştur.
Oz Büyücüsü’nde Dorothy’nin cesaretini bulduğu ve başkalarıyla yardımlaşarak hedeflerine ulaşmaya çalıştığı macera, eşitlik mücadelesinin bir örneğidir. Dorothy, gücünü yalnızca kendi içsel dünyasından değil, çevresindeki insanların desteğinden alır.
Pippi Uzunçorap, kendi başına güçlü bir karakter olarak toplumsal cinsiyet ve aile beklentilerini aşar ve kadınların toplumda daha eşit bir konumda olmaları gerektiği mesajını verir. Pippi’nin hayatı, yalnızca özgürlüğü değil, aynı zamanda toplumsal eşitlik için bir duruş sergileyen bir örnektir.
Jane Eyre çocukken baskı, yalnızlık ve adaletsizlikle karşılaşsa da hiçbir zaman boyun eğmez; Gateshead’de yengesiyle, Lowood’da sert disiplinle mücadele ederken kendi değerlerini korur. Yetişkinliğe adım attığında ise duygusal bağlılıklarına rağmen bağımsızlığından ve onurundan ödün vermez. Mr. Rochester’la ilişkisi boyunca sevgi uğruna kendi benliğinden vazgeçmeyi reddeder. Manipülasyon yeteneğinin yardımı sayesinde Jane’i etkilemeyi başaran St. John Rivers’ın evlilik teklifine sevgisiz bir evlilik hayatı istemediğine karar vererek olumsuz cevap verme gücünü bulacaktır Jane; Viktorya döneminde bir kadının evliliğin temel taşı olarak sevgiyi hatta aşkı görmesi ve bunu ifade edebilmesi kuşkusuz çok güçlü bir duruşa cesaret edebilmeyi gerektiriyordu.
Gizli Bahçe kitabında Mary’nin değişimi, klasik “itaatkâr kız çocuğu” kalıbının dışına çıkar. Başlarda huysuzluğu ve isyankârlığıyla dikkat çekerken, roman ilerledikçe bu özellikleri kişilik ve güç kazanımına evrilir. Mary, kendi ihtiyaçlarını fark eden, çevresiyle sağlıklı ilişkiler kuran ve kendi kararlarını verebilen bir birey hâline gelir. Susan Sowerby, Martha gibi kadın karakterlerin yanı sıra Dickon gibi bir arkadaşın varlığı ona yol gösterici olmuş ve kendisi de Colin karakterine yol gösterici konumuna gelerek ona destek olabilecek gücü kazanmıştır. Tüm bunlara ek olarak, kendisi de bir kadın olan yazar, kitabın finalinde Mary ile ilgili hiçbir ayrıntıyı okuyucuyla paylaşmaz. Final tamamen Colin ve babası Mr. Craven karakterlerinin gelişimi, dönüşümü ve mutlu sonlarıyla alakalıdır. Baş karakterimiz Mary’nin akıbetiyle ilgili hiçbir bilgi verilmemektedir. Kız çocuğu ana karakterin kitabın finalinde böylesine geçiştirilmesi de bir kadın yazarın tutumu hakkında düşündürücü bir yönelimdir.
Bu makale, çocuk edebiyatındaki kız çocuk karakterlerinin toplumsal cinsiyet algılarını nasıl şekillendirdiğini ve bu karakterlerin toplumdaki geleneksel rollerle nasıl mücadele ettiklerini incelemiştir. Pippi Uzunçorap’tan Matilda’ya, Gizli Bahçe’den Jane Eyre’ye kadar, her bir karakterin kendisini bulma yolculuğu, toplumsal beklentilerin ötesinde bir kadın temsili sunmakta ve toplumsal eşitlik mücadelesi vermektedir.
Kaynakça
Burnett, F. H. (2022). Gizli Bahçe. Türkiye İş Bankası Yayınları.
Baum, L. F. (2007). Oz Büyücüsü. Türkiye İş Bankası Yayınları.
Dahl, R. (2024). Matilda. Can Yayınları.
Brontë, C. (2018). Jane Eyre. İthaki Yayınları.
Lindgren, A. (2023). Pippi Uzunçorap. Pegasus Yayınları.